Vergi, Maliye, Ekonomi, Sosyal Güvenlik, Ticaret Hukuku Hakkındaki Herşey

Makaleler

Bülent DURAN
Bülent DURAN
332OKUNMA

Vergi politikası doğrultusunda çevrenin korunması

Bir ülkenin mevcut kaynakları ile birlikte bireylerin sonsuz ihtiyaçlarının karşılamada toplumsal faydanın ön planda tutularak belirli amaçlara ulaşma hedefleri doğrultusunda vergide uygulamış olduğu birtakım ayarlamalara literatürde ‘Vergi Politikası’ adı verilmektedir.

Vergi Politikası bir ülkenin ekonomik hedeflere ulaşmasında ve bunun yanında kaynak kullanımında istikrarlı ve etkin bir yol izlenmesinde çok önemli bir alandır. Günümüzde ülkeler ekonomik büyüme sağlarken sadece rakamsal olarak değerlere bakmamalıdır. Çünkü sadece büyüme değerleri tek başına bir anlam ifade etmemektedir. Değerlerin yanında artık ülkenin nasıl büyüdüğü de ele alınmalıdır. Maalesef ülkeler büyüme eğilimi için ekonomik politikaları ile birlikte yapmış olduğum üretimlerde çevre kirliliğini ve kaynakların kullanımı göz ardı etmektedirler. Artan nüfus yoğunluğu, çarpık kentleşme, bilinç ve umursamaz sanayileşme ve bunun yanında bilinçsizce kullanılan teknoloji gibi daha birçok sıralanabilecek etkenler çevre sorunlarını ciddi oranda arttırmaktadır. İşte tam da bu noktada ülkeler vergi politikalarını çevreyi korumaya yönelik düzenleyebilirler. Üretim ve tüketim üzerinden doğrudan veyahut dolaylı yollardan çevrenin korunması ile ilgili vergi uygulamalarına gidilebilir.

Çevre vergileri, verginin tarihsel sürecinde geçmiş dönemlerde adından bahsettiği kadar da içinde bulunmuş olduğumuz dönem olsun gelecek dönemlerde de sıkça karşımıza çıkacaktır. Çünkü ülkeler ekonomik büyümeden ziyade artık sürdürülebilir büyümeye önem vermektedir. Sürdürülebilir büyüme hedefinin bir önemli tarafı da vergilerdir. Vergi enstrümanı doğru alanlarda kullanılarak korumacı çevre doğrultusunda büyüme sağlamak için doğru bir basamak olur. Çevre vergilerinin düzenlemesinde başta hava kirliliği olmak üzere ses kirliliği, su kirliliği gibi birçok kirliliğin önüne geçilmesinde dolaylı/dolaysız yollardan etkili olacaktır.

Peki bu noktada ülkemiz açısından neler yapılabilir?

Sürdürülebilir Büyüme amacı doğrultusunda diğer ülkelerden farkındalığımız olması amacıyla Orta Vadeli Program hedefleri çerçevesinde ‘Yeşil Vergi’ alanında en kısa zamanda somut adımlar atılmalıdır. Başta Hazine ve Maliye Bakanlığımız öncülüğünde belirli periyotlar halinde ‘Yeşil Vergi Çalıştay’ı düzenlenmelidir. Bu çalıştayda Bakanlık bünyesinde yer alanlar bürokratlarımız yanı sıra akademik alandan uzmanlarımızın da katkıda bulunmalılar. Öncelikli olarak gündemde sıkça yer alan ve birçok ülkenin ana gündemini oluşturan karbon emisyonunu azaltmaya yönelik girişimler doğrultusunda ‘Karbon Vergisi’ mevzuatı oluşturulmalıdır. Ayrıca özellikle üretim sonucu oluşan katı atıkların oluşturacağı ciddi boyuttaki su kirliliği de önlemek amacıyla vergilendirmeler getirilmelidir. Bu kapsamda hukuki ve idari yapılanmalar kullanılmalı bu tip durumlarda oluşacak cezalar ağırlaştırılmalı ve bu alana ilişkin harçlar getirilmelidir. Daha birçok sayabileceğimiz öneriler doğrultusunda atılacak adımlar neticesinde uygulanacak sağlam politikalar sayesinde diğer ülkelerden farklı olarak sağlıklı bir ekonomik büyüme gerçekleşmiş olacaktır.

Yorumlarınızı Bize Yazınız

Soru Sor