Vergi, Maliye, Ekonomi, Sosyal Güvenlik, Ticaret Hukuku Hakkındaki Herşey

Vergi

Hasan Ali BİLİŞİK
Hasan Ali BİLİŞİK
7909OKUNMA

Serbest Meslek Faaliyetinde KDV’yi Doğuran Olay

Gelir Vergisi Kanunu’nun 65. maddesinde serbest meslek faaliyetinin ve kazancının tarifi yapılmıştır. Buna göre, serbest meslek faaliyetinin sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılması olduğu bu faaliyetten doğan kazançların da serbest meslek kazancı olduğu belirtilmiştir. Vergiyi doğuran olay ise Vergi Usul Kanununun 19. maddesinde vergi alacağının vergi kanunlarının vergiyi bağladıkları olayın vukuu veya hukuki durumun tekemmülü ile doğduğu ifade edilmiştir.

Gelir ve Katma Değer vergisi kanunlarında ‘Vergiyi Doğuran Olay’ farklı zamanlarda meydana gelebilmektedir.

GVK’da düzenlenen serbest meslek kazançlarında tahsil esası, KDV’de ise ticari kazanç hükümlerine göre tahakkuk esası kabul edilmektedir.  

GVK’ da vergiyi doğuran olay gelirin elde edilmesidir. Gelir ise bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarıdır. GVK 2’de gelirin unsurları sayılmıştır. Gelirin elde edilmesi, vergiye tabi gelire göre farklılık göstermektedir. Serbest meslek kazançlarında gelirin elde edilmesi ‘tahsil esasına’ bağlıdır.  Serbest Meslek faaliyeti sonucu tahsil edilen para, ayınlar ve para ile temsil edilebilen menfaatlerden; bu faaliyet için katlanılan giderlerin düşülmesiyle serbest meslek kazancı tespit edilir.

KDV 1/1’de serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin verginin konusuna gireceği belirtilmiştir. KDV’ de vergiyi doğuran olay genel kaide olarak mal teslimi veya hizmet ifasıdır. Malın teslimi anında ya da hizmet ifasının tamamlanmasıyla KDV doğmuş olacaktır.

Serbest meslek faaliyetiyle iştigal eden serbest meslek erbabının vermiş olduğu hizmetin sözleşmeye uygun bir şekilde ifa edilmesiyle, hizmeti yapan açısından KDV’yi doğuran olay gerçekleşmiş olur ve KDV borcu bu şekilde doğar. Ancak serbest meslek kazancında önceki kısımda belirtildiği üzere tahsil esası geçerli olduğundan eğer hizmet ifa edilip tahsilat yapılmamışsa gelir elde edilmemiş sayılır ve GVK açısından vergiyi doğuran olay gerçekleşmemiş sayılır.

Örnek; Diş doktoru olarak özel muayenehanesinde hizmet veren serbest meslek erbabı hastasına protez diş takıp gerekli pansumanlarını zaman içerisinde yapmış, hizmet ifasını gerçekleştirmiştir. Ancak hizmet karşılığı olarak henüz herhangi bir tahsil işleminde bulunmamıştır.

Bu durumda GVK açısından tahsil esası gereği vergiyi doğuran olay gerçekleşmemişken, KDV’ de tahakkuk esası geçerli olduğundan vergiyi doğuran olay gerçekleşmiştir. Serbest meslek erbabı KDV açısından borçlanmıştır. O aya ait beyanında bu hizmete isabet eden nisapta KDV’yi beyan etmek zorundadır.

Bu husus özellikle yıllık sözleşme ile hizmet veren ve aylık olarak belirli bir ücret alan serbest meslek erbabının bazı aylarda ücretini tahsil edememesinden kaynaklı olarak karşılaşılmaktadır.
Ücreti tahsil etmediği aylarda da hizmetin verildiği gerekçesiyle KDV’nin beyan edilip ödenmesi gerekmektedir. Bu konuda KDV’yi beyan etmeyen serbest meslek erbabı hakkında cezalı tarhiyatlar yapılmaktadır. Yapılan bu tarhiyatlara karşı açılan davalarda yargının mükellef ve idare leh veya aleyhlerine yönelik iki yönde de kararları vardır.

Maliye Bakanlığının T.18.03.1991, S.5672 muktezasında; ‘Serbest Muhasebeci ve Mali müşavirlik işi ile iştigal eden ve yaptığı hizmetler karşılığında muntazam olarak tahsilat yapamadığını belirten mükellef, GVK ve KDV yönünden ne şekilde işlem yapacağının açıklanması talebinde bulunmuştur.

… serbest meslek kazancı tahsil edildiği tarihte hasılat olarak serbest meslek kazanç defterine hasılat olarak kaydedilecek ve bu tarihte serbest meslek makbuzu düzenlenecektir.

Ancak vergilendirme dönemini aşan anlaşmalara göre yapılan ve bedeli tayin edilen süreler sonunda tahsil edilen serbest meslek kazancına ilişkin KDV’nin ay hesabı ile belirlenip her ay beyan edilip, ödeneceği de belirtilmiştir.’

Serbest meslek erbabının hizmet ifasını gerçekleştirdikten sonra tahsilat yapamaması ve daha sonra KDV’nin de içinde bulunduğu makbuzu kesmesiyle gecikmeden dolayı yapılan tarhiyatlar, yargıda iş yükü oluşturmaktadır. Yargının yapılan bu tarhiyatlara ilişkin iki farklı görüşü bulunmaktadır. Yargı kararlarının bir kısmında yapılan bu tarhiyatlar uygun görülmemekle birlikte bazı yargı kararlarında yapılan cezalı tarhiyatlar isabetli görülmüştür. Uzun bir zamandır mükellefler, idare ve yargı tarafında ihtilaf oluşturan bu konunun kanaatimizce GVK’ da ilgili maddeye eklenecek özellikli ibare ile çözüleceği ve daha fazla ihtilaf oluşturmayacağı açıktır. Buna uygun yasal düzenlemelerin yapılması gerekmektedir.

Yorumlarınızı Bize Yazınız

Soru Sor