Vergi, Maliye, Ekonomi, Sosyal Güvenlik, Ticaret Hukuku Hakkındaki Herşey

Vergi

Bülent TAŞNazmi KARYAĞDI
Bülent TAŞ/ Nazmi KARYAĞDI
1988OKUNMA

FATİH Projesi Kapsamındaki Mali Teşvikler

Eğitimde Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH), Milli Eğitim ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızca yürütülen bir proje olup Türkiye’nin dijital dönüşümünde önemli bir aşamayı oluşturuyor. Projeyle öğrencilerin ve öğretmenlerin günümüzün değil geleceğin eğitim sistemine doğru yönelmesine imkân sağlanıyor.

Bu nedenle de projeyi sadece bir alt yapı, donanım ve yazılım projesi olarak görmemek gerekiyor. Uluslararası arenadaki ülkeler bu yöne doğru yönelmişken bizim de gelecek nesilleri bu amaçla yetiştirmemiz yaşamsal bir konu durumunda.

Hem okulunda hem de evinde internete bağlanan dolayısıyla da dünyaya ve geleceğe bağlanan çocuklarımız, gençlerimiz daha başarılı ve daha donanımlı olacaklar.

Fiber internetli (genişbantlı) öğrenciler üniversiteye girişte daha başarılı

Genişbant internete ister sabit hatlar üzerinden ister mobil telefonlar, tablet veya bilgisayarlar üzerinden ulaşılsın bireylere sağladığı fayda konusunda ABD’de yapılan bir araştırmanın sonucu oldukça ilginç.1

Yapılan araştırmaya göre evlerinde genişbant internet erişimi olan öğrenciler üniversiteye girişte daha başarılı olmuşlar.

Araştırma, SAT sınavına giren öğrenciler üzerinde 1999-2007 yılları arasında yapılmış. Posta kodundan hareketle öğrencinin yaşadığı bölgede geniş bant olup olmadığı internet servis sağlayıcısı firmalardan tespit edilmiş. Sonra da bu bölgelerde yaşayan gençlerin sınav sonuçları değerlendirilmiş ve sonuçta süper hızlı interneti olan öğrencilerin SAT sınavlarında daha başarılı oldukları sonucuna ulaşılmış.

Araştırmada genişbant internet erişiminin öğrencilere sağladığı imkanlar şöyle tespit edilmiş:

  • Öğrenciler üniversiteler hakkında geniş çaplı bilgi sahibi oldular,
  • Bölümler ve meslekler hakkında bilgi sahibi oldular
  • Ders ve konu anlatımlarını video olarak izlediler,
  • Yine videolar ile koçluk, doğru tercih, öğrenme ve çalışma teknikleri hakkında bilgi sahibi oldular,
  • Ve testlere katılabildiler.

FATİH Projesinin hedefleri

Bize göre FATİH projesinin en önemli özelliklerinden biri eğitimde ve dijitalleşmede fırsat eşitliğinin sağlanacak olmasıdır. Ekonomik ya da bölgesel nedenlerle eğitime ve dijital imkânlara erişim konusunda bir takım zorluklarla karşı karşıya olan çocuklarımız proje sayesinde hem donanım olarak hem de yazılım olarak imkana kavuşmuş oluyorlar.

Nitekim Milli Eğitim Bakanlığı, 2011 yılında başlayan eğitimde FATİH Projesi’ni, eğitim ve öğretimde fırsat eşitliğini sağlamak ve okullarımızdaki teknolojiyi iyileştirmek amacıyla bilişim teknolojileri araçlarının öğrenme-öğretme sürecinde daha fazla duyu organına hitap edilecek şekilde, derslerde etkin kullanımı için başlattığını kamuoyuna duyurdu.

Projede başarı faktörleri 5 temel esasa dayandırılıyor:

  1. Erişilebilirlik: Her an her yerden, zaman ve araçlardan bağımsız olarak hizmet sunabilmek,
  2. Verimlilik: Hedef odaklı, daha verimli çalışma ortamları ve gelişim alanları sunabilmek,
  3. Eşitlik (fırsat eşitliği): Tüm paydaşların en iyi hizmete erişilebilmesini sağlayabilmek,
  4. Ölçülebilirlik: Gelişimin doğru değerlendirilebilmesi için sürecin ve sonuçların doğru ölçülebilmesini sağlamak, buna göre düzgün geri bildirim verebilmek,
  5. Kalite: Tüm eğitimin kalitesini ölçülebilir şekilde yükseltmek.

Projenin hedefleri okul, derslik, öğretmen ve öğrenci için şu şekilde öngörülüyor.

2017 Sonunda Gelinen Durum

MEB ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yürütülen projede okullara Bilgi Teknolojileri araçları sağlanarak genişbant internetin bütün dersliklere ulaştırılması, derslere ait içeriklerin yaygınlaştırılarak ülke genelinde sosyo-ekonomik fırsat eşitliği sağlanması amacıyla 45.653 okul ve 432.288 dersliğin etkileşimli tahta ve yazıcıların temini amaçlanmış. Bu kapsamda Evrensel Hizmet Fonu Gelirlerinden FATİH projesine kaynak tahsis edilmiş durumda.

2017 yılı sonu itibariyle FATİH Projesi kapsamında altyapı kurulumunda 25.502 adet uç tamamlanmış. Toplamda 15.103 okula altyapı kurulumu tamamlanmış olup 12.850 okula geniş bant internet erişimi sağlanmıştır (MEB Faaliyet Raporu 2017).

FATİH’e özgü vergisel avantajlar

FATİH Projesine ilişkin vergisel ve diğer mali yüklere ilişkin düzenleme Katma Değer Vergisi Kanununun Geçici 38. maddesinde yer alıyor.

Milli Eğitim Bakanlığı ile yükleniciler arasında 5 Aralık 2017 tarihinden sonra düzenlenmiş olan sözleşmeler kapsamında Milli Eğitim Bakanlığına yapılan mal ve hizmet teslimleri Katma Değer Vergisinden müstesna.

Yani bu kapsamdaki alışlarda Milli Eğitim Bakanlığı’na KDV hesaplamadan fatura düzenlenmesi gerekiyor.

Keza Milli Eğitim Bakanlığı’nca FATİH projesi kapsamında doğrudan yapılan ithalatlarda da KDV ödenmiyor.

5 Aralık 2017 tarihinden sonra FATİH projesi kapsamında düzenlenen sözleşmelere dayanarak Milli Eğitim Bakanlığına mal ve hizmet satan mükellefler KDV’siz sattıkları bu ürünlere ilişkin olarak ödemiş oldukları KDV’leri vergi dairesinden belirli şartları yerine getirerek iade alabiliyorlar.

Yukarıda belirtilen tarihten sonra düzenlenen sözleşmelere istinaden internet kullanımına mahsus olan mobil telefon aboneliğinin ilk tesisi ve akabinde verilen internet hizmeti de Özel İletişim Vergisinden de (ÖİV) müstesna. Yani burada da Milli Eğitim Bakanlığı ÖİV ödemeyecek.

Bu hizmeti Milli Eğitim Bakanlığı’na sunan işletmeciler yüklenmiş oldukları ÖİV’yi diğer müşterilerinden tahsil ettikleri ÖİV’lerden indirebiliyorlar. İndirime rağmen hâlâ bir ÖİV kalmışsa bunu da iade ile talep edebiliyorlar.

Bu arada proje kapsamında Özel Tüketim Vergisi Kanununa tabi olan elektronik cihazların (Ekli IV sayılı liste) Millî Eğitim Bakanlığına ya da proje yüklenicisine teslimi veya bunlar tarafından ithali özel tüketim vergisinden müstesna.

Proje kapsamında düzenlenen idare ve/veya proje yüklenicilerinin taraf olduğu kâğıtlar, damga vergisinden de müstesna.

Son olarak da Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuyla görev veya imtiyaz sözleşmesi imzalamak suretiyle yetkilendirilen veya Yetkilendirilmiş sayılan işletmecilerin Millî Eğitim Bakanlığı ya da proje yüklenicisi işletmelere yapmış oldukları mal teslimleri ve hizmet ifaları dolayısıyla elde ettikleri gelirler üzerinden Hazine payı ve Kurum masraflarına katkı payı, evrensel hizmet fonu, idari ücret ve telsiz ücreti hesaplanmıyor.

Ayrıca FATİH Projesiyle ilgili faaliyette bulunmak üzere özel amaçlı şirket kurulması halinde bu şirket, yalnızca ilgili mevzuatına göre kendi ödemesi gereken vergi ve mali yükümlülüklerden sorumlu olup, ihale yüklenicisi olarak ödemesi gereken Hazine payı, Kurum masraflarına katkı payı, evrensel hizmet katkı payı, idari ücret, özel iletişim vergisi ve telsiz ücretlerinden sorumlu tutulmuyor.

5 Aralık 2017 öncesi ve sonrası sözleşmelerde vergi ayrımcılığı

Yazımızın sonuna gelmişken KDVK’ndaki bu düzenlemenin vergi adaleti açısından sıkıntılı yönünü de belirmekte yarar var.

Dikkate ederseniz KDV’siz ÖİV’siz, ÖTV’siz ve diğer mali yüklerin olmadığı uygulama 5 Aralık 2017 tarihinden sonra yapılacak sözleşmeleri kapsıyor. Oysa ki FATİH projesi 2011’de başladı. Ve bu kapsamda ÖİV’ye tabi abonelik sözleşmeleri bu tarihten önce düzenlendi ve bu kapsamda internet hizmeti sunumu devam ediyor.

Vergi ve diğer mali yüklerde adaleti sağlamak açısından böyle bir tarih belirlemesi yapmaksızın önceki sözleşmeler de istisna kapsamına alınmış olsaydı daha yerinde bir düzenleme olurdu kanısındayız.

Böylelikle aynı proje kapsamında, aynı nitelikteki hizmetlerde vergi ve mali yük farklılaşmasına neden olunmazdı. Ayrıca Anayasamızda yer alan vergi ve diğer mali yüklerde eşitlik ilkesine uygunluk sağlanmış olurdu.

1 Dettling, Lisa J., Sarena F. Goodman, and Jonathan Smith (2015). “Every Little Bit Counts: The Impact of High-speed Internet on the Transition to College,” Finance and Economics Discussion Series 2015-108. Washington: Board of Governors of the Federal Reserve System, http://dx.doi.org/10.17016/FEDS.2015.108

Yorumlarınızı Bize Yazınız

Soru Sor