Vergi, Maliye, Ekonomi, Sosyal Güvenlik, Ticaret Hukuku Hakkındaki Herşey

Vergi

Bülent TAŞ
Bülent TAŞ
11232OKUNMA

Değerli Konut Vergisi Yeni Baştan

Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşülmekte olan bir Kanun teklifine 4 yeni madde eklenmek suretiyle Değerli Konut Vergisindeki önemli bazı yanlışlıklar düzeltildi. Ayrıca vergi mükellefiyetinin 2021 yılından itibaren başlaması hüküm altına alındı.

Düzeltilen yanlışlıklar aşağıda özetlenmektedir.

1- Vergiye Tabi Olacak Taşınmazların Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün Belirlemesi, Tebliğ Etmesi ve İtirazları Karara Bağlaması,

Değişiklikten önce Türkiye sınırları içinde bulunan mesken nitelikli taşınmazlardan bina vergi değeri veya Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen değeri 5.000.000 Türk lirası ve üzerinde olanlar değerli konut vergisine tabi iken değişiklikten sonra sadece emlak vergisine esas bina vergi değeri 5.000.000 Türk lirasını aşan mesken nitelikli taşınmazlar vergini kapsamına girmektedir. Böylece Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün verginin konusuna girecek taşınmazları belirleme yetkisi ortadan kaldırılmıştır.

Yanlışlığın düzeltilmesi yerinde olmuştur. Ancak tapu Kadastronun değer belirlemek için yaptığı harcamalar nedeniyle toplanması hedeflenen verginin bir kısmı boşa harcanmıştır.

2- Vergiden Muaf Olabilmek İçin Hiçbir Geliri Olmadığını Belgeleme Yükümlülüğü

Muafiyetten yararlanmak için mükellefe yüklenen olmayan bir geliri belgelendirme yükümlülüğü kaldırılmıştır. Ayrıca muafiyetten yararlanamama nedeni olarak sayılan kendisine bakmakla mükellef kimsesi olma gerekçesi de değişiklikle ortadan kaldırılmıştır. 

Değişiklikten sonra artık Türkiye sınırları içinde mesken nitelikli tek taşınmazı olanlar ile birden fazla mesken nitelikli taşınmazı bulunanların, değerli konut vergisi konusuna giren en düşük değerli mesken nitelikli tek taşınmazı (intifa hakkına sahip olunması hâli dâhil) vergiden muaf hale gelmiştir.

3- Tarifede Oranların Dilimlere Uygulanmaması, Dilimlerin Sadece Tek Bir Oranın Uygulanacağı Eşik Olarak Belirlenmesi

Değişiklikten önce değeri 5 milyon TL’yi geçen konutlarda konutun değeri hangi dilimdeyse o dilim için geçerli olan vergi oranı konutun tüm değerine uygulanmak suretiyle vergi hesaplanmaktaydı. Yani tarife oran eşiklerine göre uygulanacak oranı belirlemekteydi.

Yeni düzenlemeye göre vergi konutun değeri dilimlere göre ayrıştırılmak ve her bir dilim için geçerli oran uygulanmak suretiyle hesaplanmaktadır.

Yeni tarife aşağıdaki gibidir.

“Değerli konut vergisine tabi mesken nitelikli taşınmazlardan değeri;

5.000.000 TL ile 7.500.000 TL arasında olanlar (bu tutar dahil) 5.000.000 TL'yi aşan kısmı için (Binde 3)
10.000.000 TL'ye kadar olanlar (bu tutar dahil) 7.500.000 TL'si için 7.500 TL, fazlası için (Binde 6) 
10.000.000 TL'den fazla olanlar 10.000.000 TL'si için 22.500 TL, fazlası için (Binde 10)
oranında vergilendirilir.”

Buna göre konutun değeri 5 milyon TL’yi geçse bile sadece bu tutarı geçen kısım üzerinden ve geçen kısım kademelendirilmek suretiyle vergi hesaplanabilecektir.

4- Hazırlıklar Yapılmadan Kanunun Uygulamaya Sokulması

Değerli Konut Vergisi gerek uygulayıcı idareye, gerekse mükelleflere yeterli zaman tanınmaksızın uygulamaya sokulmuştu. Emlak Vergisi Kanununa eklenen geçici bir madde ile vergi yükümlülüğünün 2021 yılından itibaren başlayacağı, Cumhurbaşkanının bu süreyi bir yıla kadar uzatabileceği, 2020 yılına ilişkin olarak 2020 yılında verilmesi gereken beyannamelerin verilmeyeceği ve vergi tahakkuk ettirilmeyeceği hükme bağlanmıştır.

Geçici maddeye göre ayrıca değerli konut vergisinin uygulamasında Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen değerler dikkate alınamayacaktır.

Bu değişiklikler aslında Kanundaki teknik yanlışlıkları gidermektedir ve yerindedir. Ancak verginin servet unsurlarından sadece konutu esas almasının yarattığı vergi politikası sıkıntıları mevcudiyetini korumaktadır. Ayrıca verginin yerel yönetimlere değil merkezi yönetimin kullanımına tahsis edilmesi sorunu da devam etmektedir.

Diğer bir husus vergi kanunlarının hazırlanması ve yasalaştırılması sürecinde gereken özenin gösterilmemesi, vergi mevzuatının yap boz tahtasına döndürülmesidir. Bunun topluma maddi ve manevi bir maliyeti vardır. Toplumun vicdanına hitap eden vergi düzenlemelerinde çok daha fazla hassasiyet gösterilmesi gerekir.

Yorumlarınızı Bize Yazınız

Soru Sor