Vergi, Maliye, Ekonomi, Sosyal Güvenlik, Ticaret Hukuku Hakkındaki Herşey

Makaleler

Nazmi KARYAĞDI
Nazmi KARYAĞDI
1800OKUNMA

Bilgi teknolojileri ve iletişim sektörünün çevre ve enerji verimliliğine etkisi

Teknoloji, üretim şeklini değiştirdiği gibi toplumların tüketim kalıplarını, alışkanlıklarını hatta bir bütün olarak yaşam şeklini de değiştirmektedir. Günümüz sanayisinde daha az hammadde ile daha fazla ürün elde etme, emek yoğun ya da sermaye yoğun bir alandan bilgi teknolojileri yoğun bir yapılanmaya hızlı bir geçiş söz konusudur. Aynı şekilde enerji üretim ve dağıtımında, ulaşım (otomotiv, gemi ve uçak sanayi) sektöründe Bilgi Teknolojileri ve İletişim (BTİ) sektörünün önemi gittikçe artmaktadır. Tüketim kalıplarındaki değişime baktığımızda ise masa üstü bilgisayarlardan dizüstü bilgisayarlara bunlardan da tabletlere ve akıllı telefonlara doğru bir değişimin olduğunu görmekteyiz. Kullandığımız otomobiller adeta dört tekerlekli bilgisayar, yaşadığımız konutlar ise "akıllı" uygulamalarla daha az enerji tüketen yapılar haline gelmektedir.

Fiziksel ürün yerine dijital ürünler

Enerji kaynaklarının azalması ve fiyatlarının artması, fosil atıklı yakıtlar nedeniyle meydana gelen küresel ısınma BTİ sektörünün önemini daha da arttırmıştır. Hayatımızda daha fazla yer edinen BTİ, bir taraftan üretimde enerji verimliliğini amaçlamakta diğer taraftan ise tüketimde; dijital uygulamalar sayesinde kağıt ve fiziksel materyal kullanımı azaltmakta, telekonferans ve işyerine gitmeksizin evden telefon ve bilgisayarla çalışma (telework) uygulamaları ile seyahat ihtiyacını ortadan kaldırmakta, akıllı elektrik sayaçları ile daha ucuz elektrik tüketimini sağlamakta, elektrik ve/veya akaryakıt ürünleriyle çalışan otomobil, makine ve araç gereçlerde etkin bir yakıt tüketimi sağlamakta ve tüm bunların sonucunda ise daha az karbondioksit salınımını sağlamaktadır.

Tüm sektörlerin enerji tüketimine etkileri hem negatif hem de pozitif yönde olabilmektedir. Elbette ki önemli olan net pozitif etkidir. Örneğin BTİ sektöründe bilgisayarların donanım kısmının ve ekranların, elektronik cihazların, sunucuların, yazıcıların, tarayıcıların, mobil telefonların, kablosuz telefonların, fiber optik kabloların üretimi ve kullanımları başlıbaşına enerji tüketimini artıran, negatif bir sonuç doğurmaktadır. Öte yandan bu sektörde üretilen ürünler sayesinde daha az enerji tüketen uygulamaların artıyor olması ve BTİ teknolojileri ile güçlendirilen tüm sektörlerde enerji verimliliğinde ciddi kazanımlar elde edilmesi de sektörün pozitif etkilerindedir. Bu açıdan bakıldığında BTİ sektörünün enerji tüketimine olan etkisinin pozitif olduğunu tespit etmek mümkündür.

Kamuda ve özel sektörde veri merkezlerinin merkezileşmesi: Cloud Computing (Bulut Bilişim)

İnternetin yaygınlaşması sadece evde ya da işyerinde kullandığımız bilgisayarlar aracılığıyla enerji tüketimine yol açmamakta aynı zamanda sunucu operatörleri ve veri merkezleri yoluyla da tüketilen enerji artmaktadır. Bu bağlamda Avrupa Birliği ülkelerindeki bu merkezlerin tükettikleri enerji miktarı 2000'den 2005'e kadar 2 kat artmıştır (OECD ICT Outlook 2010) Yine aynı çalışmaya göre Avrupa Birliğinde toplam enerji tüketiminin %1,4'ü iletişim ağları ve ekipmanları için kullanılmaktadır.

Uluslararası uygulamalarda sunucu ve veri merkezlerinin elektrik tüketimi ve CO2 salınımı tahmin edilmekte ve bulut bilişim (cloud computing) ile merkezi ölçekte ve geniş kapsamlı olarak sunucu ve ağları konsolide edip bir sistem üzerinde depolanmaktadır. Bu bağlamda ülkemiz açısından da enerji tasarrufunu sağlamada bir adım olması açısından kamunun (ve özel sektörün), her bir kurumunun kendine ait sunucu barındırma giderlerini azaltmak amacıyla merkezi bir yapının oluşturulması fikrinin üzerinde düşünülmesi gerektiği kanısındayız. Nitekim ABD'de Genel Muhasebe Ofisinin (Türk Sayıştayı'nın muadili kuruluş) yaptığı bir araştırmaya göre 2010 yılı itibariyle bu yapılanma sayesinde Devletin enerji faturaları %50 oranında azalmıştır.

VUKGT 421 ile “Bulut Bilişim” vergi ve muhasebe uygulamalarında

14 Aralık 2012 günü Resmi Gazete’de yayımlanan 421 seri no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile mükelleflere e-fatura ve e-defterlerini kendi sistemlerinde ya da veri depolama konusunda Gelir İdaresi Başkanlığı’nca yetkilendirilmiş 3. kişilerin sistemlerinde saklayabilme ve ulaşabilme imkanı getirilmiştir.

Ayrıca Genel Tebliğ de Bulut Bilişim sistemlerinin Türkiye sınırları içerisinde ve Türkiye Cumhuriyeti kanunlarının geçerli olduğu yerlerde yapılmasının zorunlu olması gerektiği belirtilmiştir.

Aynı hızda ancak daha az enerji tüketen işlemciler

Gelişen teknolojide artık daha az enerji tüketmek temel amaçlar arasında yer almaktadır. Nitekim OECD raporuna göre; Intel'in 2 farklı jenerasyondaki işlemcileri olan Centrino ve Atom 1.6 GHz hızında olmasına karşın 2003 itibariyle Centrino 22W enerji tüketirken 2009'da Atom sadece 2 W enerji tüketmektedir.

Dijital ürün tüketimi petro-kimya sektöründen kağıt sektörü kadar önemli tasarruflara yol açmaktadır. Örneğin 2007 yılında İklim Değişikliği Hakkında Hükümetlerarası Panel (IPCC tarafından yapılan bir çalışmaya göre dijital ürün tüketimi CO2 emisyonunu %19 oranında azaltmıştır.

Daha çok BTİ daha az sarfiyat

Bu kapsamda ülkemizde 2008 yılında Gelir İdaresi Başkanlığınca geliştirilen e-fatura uygulaması sayesinde çoklu müşteri portföyüne sahip olup her ay 17 milyon ile 30 milyon arasında fatura düzenlemek zorunda olan telekomünikasyon firmalarının, faturaların 2. nüshalarını kağıt olarak düzenlemeyip dijital ortamda arşivlemeleri ve depolamaları, müşterilere de kağıt yerine e-posta yoluyla ulaştırmaları (EFKS) sayesinde kağıt tüketimi, baskı, fiziksel gönderim ve depolama için kullanılan araçlardaki akaryakıt olmak üzere pek çok alanda hem ciddi tasarruflar sağlanmış ve daha az CO2 salınımına yol açılarak çevre koruma adına önemli sonuç elde edilmiştir. Bu kapsamda 2010 yılında 1.283.046.078 adet faturanın 2. nüshası dijital ortamda arşivlenmiştir (GİB faaliyet Raporu 2010). Keza Türk Telekom tarafından kendisine ait 150 lokasyonda kullanılan videokonferanslar vasıtasıyla 2 bin 415 toplantı için iş gezisine gerek olmayarak 1,82 milyon kg karbon salınımının önüne geçilmiştir (TT İletişim Dergisi Ağustos 2011).

Cari açığı azaltmak için de enerji verimliliği

Sonuç olarak BTİ sektörü karbon salınımını azaltarak küresel ısınmayı önleme ve temiz bir çevre yaratmak gibi sonuçlarıyla daha yaşanılabilir bir dünya için katkıda bulunmaktadır.

Artan cari açık aslında ülkemizi her alanda enerjimizi etkin ve verimli kullanmaya itmektedir. Bu kapsamda bilgi teknolojileri ve telekomünikasyon sektörü hem kendi tükettiği hem de diğer sektörlerin tükettiği enerjiyi azaltarak etkinlik ve verimliliği sağlama yönünde oldukça önemli bir role sahiptir. Ülke olarak Ar-Ge faaliyetlerimizi yoğunlaştırdığımız konuların başında bu konuya da yer vermek belirttiğimiz nedenlerden dolayı gün geçtikçe önem kazanmaktadır.

(Dünya Gazetesi’nde 19 Kasım 2011 Cumartesi tarihinde yayınlanan makalenin güncellenmiş halidir.)

Yorumlarınızı Bize Yazınız

Soru Sor