Vergi, Maliye, Ekonomi, Sosyal Güvenlik, Ticaret Hukuku Hakkındaki Herşey

Ekonomi, Maliye

Mert YILDIRIM
Mert YILDIRIM
1863OKUNMA

AB’nin “Bir Kuşak Bir Yol”u: Global Gateway

AB Komisyonu, aralık ayı başında “Global Gateway” olarak adlandırdığı 300 milyar euro tutarındaki küresel yatırım planının ayrıntılarını yayımladığı bir basın metni ile kamuoyuna sundu. Global Gateway girişimi ile AB, Çin’in Bir Kuşak Bir Yol (One Belt One Road) girişimine alternatif bir proje oluşturmayı hedefliyor.

Detayları henüz tam anlamıyla netlik kazanmayan bu proje ile AB, 2027 yılına kadar dünya genelinde geliştirilecek dijital, enerji ve ulaşım ağlarıyla eğitim, sağlık ve araştırma alanlarında bir dizi yatırım yapılmasını öngörüyor. Kamu ve özel sektör girişimlerinin iş birliği ile gerçekleştirilmesi planlanan projede, okyanus ötesi fiber optik kablolar, yeşil enerji dönüşümü gibi altyapı yatırımlarının yapılacağını ifade ediliyor.

Projenin finansmanı için ise AB, “Team Europe” yaklaşımıyla; AB bütçesi, birliğin finansal kuruluşları (AB Yatırım Bankası gibi), ulusal kalkınma bankalarının hibe, kredi ve garanti ödemeleri şeklindeki katkılarıyla çok taraflı bir süreç oluşturulmasını hedefliyor. Global Gateway projesinin hayata geçirilebilmesi ve resmi kaynak aktarımına başlanabilmesi için AB Konseyi ve Avrupa Parlamentosundan da onay çıkması gerekiyor.

Her ne kadar doğrudan ifade edilmemiş olsa da Global Gateway projesinin, Çin’in “Bir Kuşak Bir Yol Projesi” ne rakip bir girişim olduğu değerlendiriliyor. 2013 yılından beri uygulanan ve 150’den fazla ülke tarafından desteklenen Çin’ in İpek Yolu projesi,(1) kamuoyunda; projeden destek alan az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin büyük bir borç yükü altında bırakıldığı, yatırım araçları üzerinde Çin’in kontrolü ve yatırım projelerinde şeffaf olmayan uygulamalar sebebiyle kamuoyunda eleştirilerin hedefinde bulunuyor. Buna karşılık AB, Global Gateway projesiyle demokratik değerleri, etkili yönetişimi ve şeffaflığı, yeşil ve güvenli altyapı uygulamalarını temel alarak küresel düzeyde yatırımları arttırmayı taahhüt ediyor.

Global Gateway ve Kuşak ve Yol projelerini birbirlerine rakip olarak değil birbirlerini tamamlayıcı ve dengeleyici olarak görmek gerek!

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan T.C. Başkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Sezgin Mercan’ a göre:

“Global Gateway sayesinde AB, normatif hassasiyetlerle pratik ekonomik ilişkileri kaynaştırmaya yönelmiştir. Ekonomi politikalarının ve yatırımların normatif zemine çekilip orada da ilerleyebileceğini göstermeye çalışmıştır. Demokrasilerin ve onları besleyen değerlerin bugünün küresel tehditlerini ortadan kaldırma potansiyelini sergilemeleri gereğine işaret etmiştir. Ayrıca uluslararası alanda dış politika açısından daha bütüncül, tutarlı ve rekabetçi bir AB yaratmak da hedeflenmektedir.

Genel kanı, bu stratejinin Çin kaynaklı “Kuşak ve Yol” projesine alternatif olarak tasarlandığı yönündedir. Burada Avrupa ülkelerinin ve ABD’nin Çin’in ekonomik yükselişini dengeleme istekleri olduğunu göz ardı etmemek gerekmektedir. Çin nasıl Kuşak ve Yol projesiyle Pekin’den Londra’ya uzanan bir etki alanı yarattıysa, AB de Afrika’dan Asya’ya uzanan bir yatırım rotasını işlemeye başlamış durumdadır. Bu noktada her ikisinin benzer yönleri olsa da farklılık AB tarafındadır. Uluslararası alanda normatif açılardan sicili pek iyi olmayan Çin, AB’nin şeffaflık, hesap verebilirlik, çevreye duyarlılık, iyi yönetişim, demokrasi, nitelikli iş ve iş gücü gibi ilkeleriyle karşı karşıya kalmaktadır. Bu sayede AB, uluslararası alandaki yatırımları üzerinden belirtilen ilkeleri farklı coğrafyalara siyasi kanallar değil, ekonomik kanallar üzerinden taşımayı tasarlamaktadır.

Yeni stratejinin bir diğer özelliği AB’nin yakın çevresinde ve daha da ötesinde yürüttüğü fon ve kalkınma mekanizmalarının işleyişini standart bir stratejik çerçeveye yerleştirmesidir. Bunun yanında, mekanizmaların işleyişi daha profesyonel bir zemine oturtulmuştur. Örneğin artık ortaklık kurulan ülkelerde altyapı projeleri AB tarafından teknik olarak da desteklenebilecektir. Böylece destek ve yatırım mekanizmaları bireysel inisiyatiflerden çıkıp kurumsal bir zemine kavuşturulabilecektir.   

Son olarak belirtmek gerekirse, Global Gateway her ne kadar Çin’in Kuşak ve Yol projesine alternatif olarak düşünülse de, ikisinin birbirleri için tehdit olarak değil, birbirlerini tamamlayıcı ya da birbirlerini dengeleyici olarak değerlendirmek daha rasyonel bir düşünce biçimini yansıtacaktır. AB uluslararası alanda etkinliği bu sayede artırabileceğinin farkındadır. Bu stratejide AB’nin avantajı ve Çin’den ayrılan yönü, yatırımlarda çevreye duyarlılık bilinci, güvenli dijital platformların oluşturulması ve sağlık konusunda hassasiyet gibi hususların aranması, normatif tutumun sergilenmesidir.”

AB’nin ‘’Global Gateway’’ projesi bir ‘’jeopolitika’’dır!  ve bu projenin fırsatlarıyla birlikte tehditlerini de hesaba katmak lazımdır.   

Kıbrıs Amerikan Üniversitesi (KAÜ), Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğr. Görevlisi Güney Ferhat Batı, Global Gateway projesinin AB tarafından hegamonyal bir araç olarak kullanılma olasılığına dikkat çekerek şu değerlendirmede bulundu:

“Çin’in ünlü ‘’Bir Kuşak Bir Yol’’ projesi ile ‘Batı’ uygarlığını sadece ekonomik değil, siyasi ve jeopolitik olarak sarstığını söylemek yerinde olacaktır. AB’nin Global Gateway’’ projesi ile kendi değerlerini ihraç etmek istediğini, bunu da ekonomik bir projeyle yapmayı hedeflediğini belirtebiliriz. Çünkü Çin’in projeyle ideolojisini ihraç ettiğini biliyoruz, AB’nin de bu ideolojiye karşı kendi projesiyle ‘’Batı’’nın ilkelerini ihraç etmek istediği ortadadır.

AB’ nin büyük çaplı projesi akıllara şu soruyu getiriyor: AB çatısı altında yer alan ve birliğin ilke ve kriterleri açısından eksiklikleri bulunan bazı Orta/Doğu Avrupa ve Balkan ülkeleri (Romanya, Bulgaristan, Rum Yönetimi gibi) günümüzde ekonomik sıkıntılarla mücadele ederken AB’nin Afrika, Latin Amerika ve Asya ülkelerini ‘’Global Gateway’’ ile kapsayacak bir yatırım planı oluşturması ne kadar gerçekçidir? AB’nin ‘’Batı’’ uygarlığının bir ayağını oluşturduğunu ve Çin’in ‘’Doğu’’nun güçlü yükselişine bir set çekme manasında ‘’Global Gateway’’i hayata geçirmek istediğini söyleyebiliriz. Bu çerçevede AB’nin, Kıta Avrupa’sını korumakla birlikte bir ‘’Genişleme ve Komşuluk’’ politikası çerçevesinde diğer coğrafyalara uzanmak istemektedir. Ezcümle; AB’nin ‘’Global Gateway’’ projesi bir ‘’jeopolitika’’dır!  ve bu projenin fırsatlarıyla birlikte tehditlerini de hesaba katmak lazımdır.” 

1-Limanlar, boru hatları, demiryolları ve yeşil enerjiye yönelik altyapılar gibi bir dizi yatırım planını içinde barındıran Çin’ in Kuşak Yol projesi, kapsamı itibariyle dünya nüfusunun yaklaşık yarısının ve küresel hasılanın dörtte birinin bulunduğu bir alana nüfuz etmektedir. Yapılan bazı tahminlere göre 2027 yılına kadar projenin maliyetinin 1.3 trilyon dolara ulaşması bekleniyor.

Yorumlarınızı Bize Yazınız

Soru Sor