Vergi, Maliye, Ekonomi, Sosyal Güvenlik, Ticaret Hukuku Hakkındaki Herşey

2017 Beyanname İlk Yardım Dolabı

İmdat TÜRKAY
İmdat TÜRKAY
23157OKUNMA

Gelirin Toplanması ve Beyanı İle Toplama Yapılmayan Haller

Özet: 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununa göre gerçek kişilerin gelirleri gelir vergisine tabidir. Gelir, bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarıdır. Gelir Vergisi Kanununda gelirin tanımı “kaynak teorisine” göre yapılmış ve gelir unsurları yedi başlık altında tek tek belirtilmiştir. Yedi gelir unsurunun vergilendirilmesinde ise gelir vergisi tarifesinde ücret gelirlerine uygulanacak gelir dilimlerinin kısmen farklılaştırılmış olmasını dikkate almazsak, tüm gelir unsurlarını birleştirilerek aynı vergi tarifesi üzerinden vergilendirmeyi esas alan “Üniter gelir vergisi” sistemi benimsenmiştir.

Gelir Vergisi Kanununa göre, gerçek kişi tam ve dar mükellefler tarafından elde edilen gelirler Kanunda aksine bir düzenleme olmadığı sürece Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi ile beyan edilecektir. Beyan esasına dayanan gelir vergisinde, gelir unsurlarının ayrı ayrı vergilendirilmesi yerine, toplanması ve yıllık beyanname ile beyan edilmesi ilkesi benimsenmiştir. Gelir vergisinin beyanında, gelirler toplanmak suretiyle beyan edilecek gelir tutarına ulaşılmakta ve gerekli yasal indirimler yapıldıktan sonra vergiye tabi matrah tespit edilmektedir. Genel olarak verginin toplanması ve beyanı ilkesinin aksine, çeşitli gerekçelerle bazı kazanç ve iratlar beyan dışında tutulmuştur. Bu çalışmada, 2016 yılında elde edilen kazanç ve iratlardan hangilerinin beyan edilmeyeceği incelenecektir.

1. GİRİŞ

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununa göre, gerçek kişilerin gelirleri gelir vergisine tabi olup, gelir bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarıdır. Gelir vergisine tabi gelir unsurları; ticarî kazanç, ziraî kazanç, ücret, serbest meslek kazancı, gayrimenkul sermaye iradı, menkul sermaye iradı ve diğer kazanç ve iratlardan oluşmaktadır. Gelir vergisine tabi gelir elde eden gerçek kişi tam/dar mükellefler, aksine bir düzenleme olmadığı sürece Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi vermek zorundadırlar. Gelir Vergisi Kanununda yedi gelir unsurunun toplanması ve yıllık beyanname ile beyan edilmesi ilkesi benimsenmiş olup, bu genel ilkenin aksine gelir unsuruna ilişkin olarak bazı kazanç ve iratlar ise gelirin toplanması ve beyanı ilkesinin dışında tutulmuştur.

Gelir Vergisi Kanununda yıllık beyanname vermek suretiyle vergilendirme ilkesi esas olarak tam mükellefiyet ve dar mükellefiyet esasına göre belirlenmiştir. Genel olarak tevkif suretiyle vergilendirilmiş bazı kazanç ve iratların belli şartlar ve sınırlamalarla beyan dışı tutulması ile vergilendirmede kolaylık sağlanmıştır. Bu genel ilke dar mükelleflerde daha çok benimsenmiştir. Çalışmamızda da sık sık vurgulanacağı üzere, beyan edilecek ve edilmeyecek kazanç ve iratların daha iyi anlaşılması için mükellefiyet türlerine kısaca değinmekte fayda vardır.

Bilindiği üzere, tam mükellef olan bir kişi hem Türkiye’den hem de varsa Türkiye dışından elde ettiği gelirlerden dolayı Türkiye’de vergiye tabi olmaktadır. GVK’nın 3 ve 4. maddelerine göre; Gelir Vergisi Kanunu açısından ikametgâhı Türkiye’de olanlar tam mükellef sayılmaktadır. Bir takvim yılı içinde Türkiye’de devamlı olarak 6 aydan fazla oturanlar ise Türkiye’de yerleşmiş sayılırlar. Türkiye’den geçici olarak yapılan ayrılmalar devamlılık şartını ortadan kaldırmaz. Bir kişinin Türkiye’de ikametgahı olmasa bile Türkiye’de birinin yanında kaldığı sürenin bir takvim yılı içinde 6 aylık süreyi (183 gün) aşması, tam mükellef kabul edilmek için yeterli görülmektedir. Türkiye’ de yerleşmiş olmayan gerçek kişiler (dar mükellefler) ise, yalnızca Türkiye’de elde ettikleri kazanç ve iratlar üzerinden vergilendirilirler.

Buna göre, Türkiye’de bir ikametgahı bulunmayanlar ile Türkiye’de 6 aydan daha kısa süre bulunanlar dar mükellef olarak vergilendirilir. Diğer taraftan, çalışma veya oturma izni alarak yurtdışında yaşayan Türk vatandaşları da dar mükellef kapsamında değerlendirilmektedir. 210 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde yapılan açıklamalara göre, kamu kurumlarına veya merkezi Türkiye’de bulunan özel teşebbüslere bağlı olarak işleri sebebiyle yabancı memleketlerde oturan Türk vatandaşları hariç olmak üzere, çalışma veya oturma izni alarak altı aydan daha fazla bir süredir yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları Türkiye'de elde ettikleri kazanç ve iratları bakımından dar mükellefiyet esasında vergilendirilmektedir.

Bu çalışmada, 2016 yılında tam/dar mükellefler tarafından elde edilen gelir unsurlarından hangileri için Mart/2017 ayında yıllık gelir vergisi beyannamesi verileceği/verilmeyeceği mevcut yasal hükümler ve örnek olaylar çerçevesinde incelenmiştir.

2. YASAL HÜKÜMLER
Gelirin toplanması ve beyanı ile toplama yapılmayan haller Gelir Vergisi Kanununun 85 ve 86. maddesinde düzenlenmiştir. Gelir Vergisi Kanununun “Gelirin Toplanması ve Beyanı” başlıklı 85. maddesine göre; “Mükellefler, ikinci maddede yazılı kaynaklardan bir takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratları için bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça yıllık beyanname verirler. Bu Kanuna göre beyanı gereken gelirlerin yıllık beyannamede toplanması zorunludur.

Tacirlerle çiftçiler ve serbest meslek erbabı ticari, zirai ve mesleki faaliyetlerinden kazanç temin etmemiş olsalar bile, yıllık beyanname verirler. Bu hüküm şirketlerin faaliyet ve tasfiye dönemlerine şamil olmak üzere kollektif şirket ortakları ile komanditeler hakkında da uygulanır.

Yabancı memleketlerde elde edilen kazanç ve iratlar:
1.Mükellefin bunları Türkiye'de hesaplarına intikal ettirdiği yılda;

2.Türkiye'de hesaplara intikal ettirilmemesinin mükellefin iradesi dışındaki sebeplerden ileri geldiği tevsik olunan hallerde, mükellefin bunlara tasarruf edebildiği yılda;
elde edilmiş sayılır." hükmü yer almaktadır.

Madde hükmüne göre; mükelleflerin yedi gelir unsurundan bir takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratları için Gelir Vergisi Kanununda aksine hüküm olmadıkça yıllık beyanname verecekleri belirtilmiş; ayrıca yabancı memleketlerde elde edilen kazanç ve iratların, mükellefin, bunları Türkiye'de hesaplarına intikal ettirdiği yılda, Türkiye'de hesaplara intikal ettirilmemesinin mükellefin iradesi dışındaki sebeplerden ileri geldiği tevsik olunan hallerde, mükellefin bunları tasarruf edebildiği yılda elde edilmiş sayılacağı hüküm altına alınmıştır.

Öte yandan, Gelir Vergisi Kanununun “Toplama Yapılmayan Haller” başlıklı 86. maddesinin birinci fıkrasında; “Aşağıda belirtilen gelirler için yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde bu gelirler beyannameye dahil edilmez.

1. Tam mükellefiyette;

a) Gerçek usulde vergilendirilmeyen ziraî kazançlar, bu Kanunun 75 inci maddesinin (15) ve (16) numaralı bentlerinde yazılı menkul sermaye iratları, kazanç ve iratların istisna hadleri içinde kalan kısmı,

b) Tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretler (birden fazla işverenden ücret almakla beraber birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamı, 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı aşmayan mükelleflerin, tamamı tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretleri dahil),

c) Vergiye tabi gelir toplamının [(a) ve (b) bentlerinde belirtilenler hariç] 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı aşmaması koşuluyla, Türkiye'de tevkifata tabi tutulmuş olan; birden fazla işverenden elde edilen ücretler, menkul sermaye iratları ve gayrimenkul sermaye iratları,

d) Bir takvim yılı içinde elde edilen ve toplamı 600 milyon lirayı aşmayan, tevkifata ve istisna uygulamasına konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratları.

2. Dar mükellefiyette, tamamı Türkiye'de tevkif suretiyle vergilendirilmiş olan; ücretler, serbest meslek kazançları, menkul ve gayrimenkul sermaye iratları ile diğer kazanç ve iratlar." hükmü yer almaktadır.

Görüldüğü üzere tam mükellefiyette; basit usulde vergilendirilen ticari kazançlar ile gerçek usulde vergilendirilen ticari, zirai ve serbest meslek kazançları tutarı ne olursa olsun (zarar edilmiş olsa dahi) yıllık beyanname ile beyan edilecektir. Tasfiye halinde bulunanlar da dahil olmak üzere kollektif şirket ortakları ile komandit şirketlerin komandite ortaklarının kazançları için de tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname verilecektir. Dar mükellefiyette ise; dar mükellef gerçek kişiler ticari kazançları ve gerçek usulde tespit edilen zirai kazançları ile tevkif yoluyla vergilendirilmemiş serbest meslek kazançları için yıllık beyanname vermek zorundadır. Tevkif yoluyla vergilendirilmiş serbest meslek kazançları için yıllık beyanname verilmeyecektir.

GVK’nın 86. maddesinde yer alan hükümlere göre, belirtilen gelirler için yıllık beyanname verilmeyecek ve diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde de bu gelirlerin yıllık beyannameye dahil edilmeyecektir. Şimdi, GVK’nın 85 ve 86. maddesinde yer alan yukarıdaki hükümler çerçevesinde yedi gelir unsurları itibariyle tam ve dar mükellefiyet esasında beyan edilmeyecek kazanç ve iratları etraflıca inceleyelim.  Diğer taraftan, gelirin toplanması ve beyanına ilişkin olarak 16 No.lu Gelir Vergisi Sirkülerinde ayrıntılı açıklamalar ve örneklere yer verilmiş bulunmaktadır.

3. YILLIK BEYANNAME VERİLMEYECEK KAZANÇ VE İRATLAR

Gelir Vergisi Kanununun “Toplama Yapılmayan Haller” başlıklı 86. maddesinin birinci fıkrasında; maddede belirtilen gelirler için yıllık beyanname verilmeyeceği ve diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde de bu gelirlerin yıllık beyannameye dahil edilmeyeceği belirtilmiştir. Şimdi yukarıda belirtilen madde hükümlerinin kapsamını sırasıyla inceleyelim.

3.1. Gerçek Usulde Vergilendirilmeyen Ziraî Kazançlar

Gelir Vergisi Kanununun 86/1-a bendine göre gerçek usulde vergilendirilmeyen ziraî kazançlar için yıllık beyanname verilmeyecektir. GVK’nın 53. maddesine göre çiftçilerin elde ettikleri zirai kazançlar, hasılatları üzerinden tevkifat yapılmak suretiyle vergilendirilmektedir. GVK’nın 54. maddesinde yazılı işletme büyüklüğü ölçülerini aşan çiftçiler ile bir biçerdövere veya bu mahiyetteki bir motorlu araca veya on yaşına kadar ikiden fazla traktöre sahip olan çiftçilerin kazançları gerçek usulde (zirai işletme hesabı veya diledikleri takdirde bilanço esasına göre) vergilendirilir. Kazançları gerçek usulde vergilendirilmeyen çiftçiler bu kazançları için yıllık beyanname vermezler. Gerçek usulde vergilendirilmeyen çiftçilerin yıl içinde elde ettikleri hasılatlarından yapılan gelir vergisi tevkifatı nihai vergi olarak üzerlerinde kalmaktadır.

3.2. GVK’nın 75/15-16. Maddesinde Belirtilen Menkul Sermaye İratları

GVK’nın 86/1-a bendine göre, GVK’nın 75. maddesinin (15) ve (16) numaralı bentlerinde yazılı menkul sermaye iratları için yıllık beyanname verilmeyecektir. GVK’nın 75. maddesinin (15) numaralı bendine göre, tüzel kişiliği haiz emekli sandıkları, yardım sandıkları ile emeklilik ve sigorta şirketleri tarafından; 10 yıldan az süreyle prim veya aidat ödeyerek ayrılanlara ödenen irat tutarları ile 10 yıl süreyle prim veya aidat ödeyerek ayrılanlar ile vefat, maluliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenlerle ayrılanlara ödenen irat tutarları menkul sermaye iradı olarak kabul edilmiştir. Aynı şekilde GVK’nın 75. maddesinin (16) numaralı bendine göre, Bireysel Emeklilik Sisteminden;

  • 10 yıldan az süreyle katkı payı ödeyerek ayrılanlar ile bu süre içinde kısmen ödeme alanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı (4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu kapsamında bireysel emeklilik hesabına yapılan Devlet katkılarının ödemeye konu olan kısımlarına isabet eden irat tutarı dahil.),
  • 10 yıl süreyle katkı payı ödemiş olmakla birlikte emeklilik hakkı kazanmadan ayrılanlar ile bu süre içinde kısmen ödeme alanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı (4632 sayılı Kanun kapsamında bireysel emeklilik hesabına yapılan Devlet katkılarının ödemeye konu olan kısımlarına isabet eden irat tutarı dahil.),
  • Emeklilik hakkı kazananlar ile bu sistemden vefat, maluliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenlerle ayrılanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı (4632 sayılı Kanun kapsamında bireysel emeklilik hesabına yapılan Devlet katkılarının ödemeye konu olan kısımlarına isabet eden irat tutarı dahil.),

menkul sermaye iradı sayılmıştır. Bu iratlar için yıllık beyanname verme ve diğer gelir unsurları için beyanname verilmesi halinde de bu gelirlerin yıllık beyannameye dahil edilmesi söz konusu olmayıp, yapılan gelir vergisi tevkifatı nihai vergi olmaktadır.

3.3. Kazanç ve İratların İstisna Hadleri İçinde Kalan Kısmı İçin Beyanname Verilmemesi

GVK’nın 86/1-a bendine göre kazanç ve iratların istisna hadleri içinde kalan kısmı için yıllık beyanname verilmeyecektir. Gelir vergisinden istisna edilen kazanç ve iratlar için yıllık beyanname verilmez ve diğer gelir unsurları için beyanname verilmesi halinde de istisna edilen tutarlar yıllık beyannameye dahil edilmez. Kazanç ve iratların istisna hadleri bazı kazanç ve iratlarda elde edilen gelirin tamamını kapsarken (telif kazançlarında olduğu gibi), bazıları ise belli limitler (mesken istisnasında olduğu gibi) dahilinde istisna edilmiştir. Kazanç ve iratların tamamı istisna olanlar kanun hükmünden gelmekte olup, belli limitler dahilinde istisna edilenler ise Vergi İdaresi tarafından her yıl yayımlanan genel tebliğlerle belirlenmektedir. Gelir vergisinden istisna edilen bazı kazanç ve iratlar şöyledir;

3.3.1. Telif hakkı ve ihtira beratı kazanç istisnası

GVK’nın serbest meslek kazançlarında istisnayı düzenleyen 18. maddesine göre; müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekâr, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat gelir vergisinden müstesnadır.

Eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dahildir. Söz konusu kazançların arızî olarak elde edilmesi istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmez. Serbest meslek kazançları istisnasının, GVK’nın 94. maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye etkisi yoktur. İstisna kapsamındaki çalışmaların GVK’nın 94. maddesinin 1. fıkra hükmüne göre vergi tevkifatı yapmakla yükümlü olanlarca satın alınması halinde, bedeli üzerinden aynı maddenin 2/a bendi uyarınca  %17 nispetinde gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir. Telif hakkı ve ihtira beratı kazanç istisnasında tutar sınırı olmaksızın, elde edilen kazancın tamamı gelir vergisinden istisna edilmiştir. Dolayısıyla, istisna kapsamındaki bu kazançlar için yıllık beyanname verilmesi söz konusu değildir.

3.3.2. Kreş ve gündüz bakımevleri ile eğitim ve öğretim işletmelerinde kazanç istisnası

GVK’nın 20. maddesinde yer alan hükme göre; özel kreş ve gündüz bakımevleri ile okul öncesi eğitim, ilköğretim, özel eğitim ve orta öğretim özel okullarının işletilmesinden elde edilen kazançlar, ilgili Bakanlığın görüşü alınmak suretiyle Maliye Bakanlığının belirleyeceği usul ve esaslar çerçevesinde beş vergilendirme dönemi gelir vergisinden müstesnadır. İstisna, kreş ve gündüz bakımevleri ile okulların faaliyete geçtiği vergilendirme döneminden itibaren başlamaktadır.

3.3.3. Genç girişimcilerde kazanç istisnası

GVK’nın mükerrer 20. maddesine göre; ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle adlarına ilk defa gelir vergisi mükellefiyeti tesis olunan ve mükellefiyet başlangıç tarihi itibarıyla 29 yaşını doldurmamış tam mükellef gerçek kişilerin, faaliyete başladıkları takvim yılından itibaren üç vergilendirme dönemi boyunca elde ettikleri bu kazançlarının 75.000 TL’si, aşağıdaki şartlarla gelir vergisinden müstesnadır. Bu istisnanın, bu Kanunun 94. maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye etkisi yoktur.

  • İşe başlamanın kanuni süresi içinde bildirilmiş olması,
  • Kendi işinde bilfiil çalışılması veya işin kendisi tarafından sevk ve idare edilmesi,
  • Faaliyetin adi ortaklık veya şahıs şirketi bünyesinde yapılması halinde tüm ortakların işe başlama tarihi itibarıyla bu maddedeki şartları taşıması,
  • Ölüm nedeniyle faaliyetin eş ve çocuklar tarafından devralınması hali hariç olmak üzere, faaliyeti durdurulan veya faaliyetine devam eden bir işletmenin ya da mesleki faaliyetin eş veya üçüncü dereceye kadar kan veya kayın hısımlarından devralınmamış olması,
  • Mevcut bir işletmeye veya mesleki faaliyete sonradan ortak olunmaması.

 Genç girişimcilerde kazanç istisnasının özelliği, istisna kapsamındaki faaliyetlerden kazanç elde edilmemesi veya istisna haddinin altında kazanç elde edilmesi hallerinde dahi yıllık beyanname verilmesi gerekmektedir. Beyannamede 75.000 TL’lik tutar gelir vergisinden istisna edilecektir.

3.3.4. Gayrimenkuller ve haklarda istisna (Mesken kira geliri istisnası)

GVK’nın 21. maddesine göre; binaların mesken olarak kiraya verilmesinden bir takvim yılı içinde elde edilen hasılatın 2016 yılı için 3.800 TL’si gelir vergisinden istisna edilmiştir.İstisna haddi üzerinde hasılat elde edilip beyan edilmemesi veya eksik beyan edilmesi halinde, bu istisnadan yararlanılamaz. Ancak ticari, zirai veya mesleki kazancını yıllık beyannameyle bildirmek mecburiyetinde olanlar ile istisna haddinin üzerinde hasılat elde edenlerden, beyanı gerekip gerekmediğine bakılmaksızın ayrı ayrı veya birlikte elde ettiği ücret, menkul sermaye iradı, gayrimenkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratlarının gayri safi tutarları toplamı 103. maddede yazılı tarifenin üçüncü diliminde ücret gelirleri için yer alan tutarı (2016 yılı için 110.000 TL) aşanlar bu istisnadan faydalanamazlar. Mesken istisnası sadece tek konut için uygulanacak olup, birden fazla konut kirası elde edenler için istisna, kira gelirleri toplamına bir defa uygulanacaktır. Bir konuta birden fazla kişinin ortak (hisseli) olması halinde ise bu konuttan elde edilen kira geliri için her bir ortak söz konusu istisnadan ayrı ayrı yararlanabilecektir. Elde edilen kira geliri ister 12 aylık, isterse 1, 3, 5, 6, 9 aylık gibi kıst dönemlere ait olsun mesken istisnası tam olarak uygulanacaktır.

3.3.5. Menkul sermaye iratlarında istisna

GVK’nın “Menkul sermaye iratlarında” istisnaları düzenleyen 22. maddesine göre;

  • Sigorta süresi en az on yıl veya ömür boyu olan tek primli yıllık gelir sigortalarından yapılan ödemelerin tamamı gelir vergisinden müstesnadır. Şu kadar ki; bu istisnadan yararlananların (bu maddenin (2) numaralı fıkrası kapsamında sigorta yaptıranlar dâhil) vefat, maluliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenler hariç olmak üzere, on yıl tamamlanmadan tek primli yıllık gelir sigortalarından ayrılmaları hâlinde, ayrılma tarihinde yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı üzerinden, 94. maddenin birinci fıkrasının (15) numaralı bendinin (a) alt bendine göre tevkifat yapılır. İrat tutarlarının tespitinde 75. maddede yer alan hükümlere uyulur.
  • 75. maddenin ikinci fıkrasının (15) numaralı bendinin (b) alt bendi ile aynı fıkranın (16) numaralı bendinin (c) alt bendi kapsamında yapılan ödemeleri, sigorta süresi on yıl ve üzeri veya ömür boyu olan tek primli yıllık gelir sigortalarına yatıranların, bu sigorta için yatırdıkları kısma tekabül eden ödemelerin içerdiği irat tutarları (4632 sayılı Kanun kapsamında bireysel emeklilik hesabına yapılan Devlet katkılarının ödemeye konu olan kısımlarına isabet eden irat tutarı dâhil) gelir vergisinden müstesnadır. İstisna edilen tutarlar üzerinden 94. maddenin birinci fıkrasının (15) ve (16) numaralı bentlerine göre tevkifat yapılmaz. Şu kadar ki; bu istisnadan yararlananların vefat, maluliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenler hariç olmak üzere, ödeme alarak on yıl tamamlanmadan tek primli yıllık gelir sigortalarından ayrılmaları hâlinde, bu fıkraya göre istisna edilen tutarlar üzerinden, ödemenin kaynağına göre 94. maddenin birinci fıkrasının (15) numaralı bendinin (a) alt bendi veya aynı fıkranın (16) numaralı bendinin (b) alt bendi için belirlenen oranlar dikkate alınarak tevkifat yapılır. İrat tutarlarının tespitinde 75. maddede yer alan hükümlere uyulur.
  • Tam mükellef kurumlardan elde edilen, 75. maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarının yarısı gelir vergisinden müstesnadır. İstisna edilen tutar üzerinden 94. madde uyarınca tevkifat yapılır ve tevkif edilen verginin tamamı, kâr payının yıllık beyanname ile beyan edilmesi durumunda yıllık beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edilir.

3.3.6. Ücret ödemelerindeki istisnalar

Gelir Vergisi Kanununun 61. maddesine göre ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar (hizmet karşılığının mal olarak verilmesi) ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen (konut, araç sağlanması vb.) menfaatlerdir. Gerçek kişilerin elde etmiş oldukları ücret gelirleri gelir vergisine tabidir. Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı, tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık ilişkisi niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması ücretin niteliğini değiştirmez. Aynı Kanunun 62. maddesinde ise işverenler, hizmet erbabını işe alan, emir ve talimatları dahilinde çalıştıran gerçek ve tüzel kişiler olarak tanımlanmıştır.

Ücret ödemelerine ilişkin bazı istisnalar şöyledir; GVK’nın 23. maddesinde (15) bent halinde sayılan ücret ödemelerine ilişkin istisnalar, GVK’nın 24. maddesinde yer alan gider karşılıklarında istisna, GVK’nın 25. maddesinde yer alan tazminat ve yardımlarda istisna, GVK’nın 26. maddesinde yer alan vatan hizmetleri yardımlarında istisna, GVK’nın 27. maddesinde yer alan teçhizat ve tayın bedellerinde istisna, GVK’nın 28. maddesinde yer alan tahsil ve tatbikat ödemelerinde istisna ile GVK’nın 29. maddesinde yer alan teşvik, ikramiye ve mükafatlarda istisnalar.

Öte yandan, GVK’nın geçici 68. maddesinde yer alan hükme göre; 31.12.2020 tarihine kadar Türkiye Jokey Kulübünce organize edilen yarışmalara katılan atların jokeyleri, jokey yamakları ve antrenörlerine ücret olarak yapılan ödemeler üzerinden % 20 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılır. Ödemeyi yapanın 94. madde kapsamında tevkifat yapma zorunluluğu bulunup bulunmamasının ve 23. maddenin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde düzenlenmiş olan istisnanın tevkif yoluyla ödenecek gelir vergisine etkisi yoktur. Türkiye Jokey Kulübü aracılığıyla yapılan ücret ödemelerinde gelir vergisi tevkifatı bu Kulüp tarafından yerine getirilir. Tevkif suretiyle vergilendirilmiş bulunan bu gelirler için yıllık beyanname verilmez. Diğer gelirler nedeniyle beyanname verilmesi halinde de bu gelirler beyannameye dahil edilmez.

Ayrıca, GVK’nın geçici 72. maddesinde yer alan hükme göre; 31.12.2017 tarihine kadar sporculara yapılan ücret ve ücret sayılan ödemelerden lig usulüne tabi spor dallarında en üst ligdekiler için %15, en üst altı ligdekiler için %10, diğer liglerdekiler için %5; lig usulüne tabi olmayan spor dallarındaki sporculara yapılan ödemeler ile milli sporculara uluslararası müsabakalara katılmaları karşılığında yapılan ödemelerden %5 oranlarında gelir vergisi tevkifatı yapılır. Bu ödemeler üzerinden 94. madde kapsamında ayrıca tevkifat yapılmaz. Bu gelirler için yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler dolayısıyla beyanname verilmesi halinde de bu gelirler beyannameye dahil edilmez.
Yukarıda yer alan ücret istisnaları kapsamında hizmet erbaplarına yapılan ücret ödemeleri için yıllık beyanname verilmeyecektir.

3.3.7. Değer artış kazancı istisnası

GVK’nın mükerrer 80. maddesine göre, aşağıda yazılı mal ve hakların elden çıkarılmasından doğan kazançlar değer artışı kazançlarıdır;

  • İvazsız olarak iktisap edilenler ile tam mükellef kurumlara ait olan ve iki yıldan fazla süreyle elde tutulan hisse senetleri hariç, menkul kıymetlerin veya diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar.
  • GVK’nın 70. maddenin birinci fıkrasının (5) numaralı bendinde yazılı hakların (ihtira beratları hariç) elden çıkarılmasından doğan kazançlar.
  • Telif haklarının ve ihtira beratlarının müellifleri, mucitleri ve bunların kanunî mirasçıları dışında kalan kimseler tarafından elden çıkarılmasından doğan kazançlar.
  • Ortaklık haklarının veya hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar.
  • Faaliyeti durdurulan bir işletmenin kısmen veya tamamen elden çıkarılmasından doğan kazançlar.
  • İktisap şekli ne olursa olsun (ivazsız olarak iktisap edilenler hariç) GVK’nın 70. maddenin birinci fıkrasının (1), (2), (4) ve (7) numaralı bentlerinde yazılı mal (gerçek usulde vergiye tâbi çiftçilerin ziraî istihsalde kullandıkları gayrimenkuller dahil) ve hakların, iktisap tarihinden başlayarak beş yıl içinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar (Kooperatiflerin ortaklarına bu sıfatları dolayısıyla tahsis ettikleri gayrimenkulleri tahsis tarihinde ortak tarafından satın alınmış sayılır.).

Bu maddede bahsedilen "elden çıkarma" deyimi, yukarıda yazılı mal ve hakların satılması, bir ivaz karşılığında devir ve temliki, trampa edilmesi, takası, kamulaştırılması, devletleştirilmesi, ticaret şirketlerine sermaye olarak konulmasını ifade etmektedir. Bir takvim yılında elde edilen değer artışı kazancının, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlananlar hariç, 2016 yılı için 11.000 TL’si gelir vergisinden müstesnadır. Bu tutarı aşmayan değer artışı kazançları için yıllık beyanname verilmesi söz konusu değildir.

3.3.8. Arızi kazanç istisnası

GVK’nın 82. maddesinde sayılan gelirler arızi kazanç olup, aşağıda sayılan kazançlar dışındaki gelirlerin arızi kazanç olarak vergilendirilmesi söz konusu değildir.

1.Arızi olarak ticari muamelelerin icrasından veya bu nitelikteki muamelelere aracılıktan elde edilen kazançlar.

2.Ticari veya zirai bir işletmenin faaliyeti ile serbest meslek faaliyetinin durdurulması veya terk edilmesi, henüz başlamamış olan böyle bir faaliyete hiç girişilmemesi, ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi karşılığında elde edilen hasılat.

3.Gayrimenkullerin tahliyesi veya kiracılık hakkının devri karşılığında alınan tazminatlar ile peştemallıklar.

4.Arızi olarak yapılan serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla tahsil edilen hasılat.

5.Gerçek usulde vergiye tabi mükelleflerin terk ettikleri işleri ile ilgili olarak sonradan elde ettikleri kazançlar.

6.Dar mükellefiyete tabi olanların arızi ulaştırma işlerinden elde ettikleri kazançlar.

Aynı maddede yer alan hükme göre; bir takvim yılında anılan maddenin (1), (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde yazılı olan kazançlar (henüz başlamamış olan ticarî, ziraî veya meslekî bir faaliyete hiç girişilmemesi ile ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi karşılığında elde edilen kazançlar hariç) toplamının 2016 yılı için 24.000 TL’lik kısmı gelir vergisinden müstesnadır. Bu tutarı aşmayan değer artışı kazançları için yıllık beyanname verilmesi söz konusu değildir.

3.4. Ücret Gelirinde Beyanname Verme/Vermeme
Tam mükellefiyette; tam mükellef gerçek kişiler tevkif yoluyla vergilendirilmiş, tek işverenden alınan ücretleri için yıllık gelir vergisi beyannamesi vermeyeceklerdir. Birden fazla işverenden ücret geliri elde edilmesi durumunda, birden sonraki işverenden alınan ücretlerin toplamının gelir vergisi tarifesinin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı (2016 yılı gelirleri için 30.000 TL’yi) aşması halinde birinci işverenden alınan da dahil olmak üzere ücret gelirlerinin tamamı beyan edilecektir. Birden fazla işverenden ücret alınması halinde, birinci işverenden alınan ücretin hangisi olacağı ücretli tarafından serbestçe belirlenecektir. Tevkifata tabi tutulmamış ücret gelirleri (Gelir Vergisi Kanununun 64. maddesinde yer alan diğer ücretler hariç) için, vergiden istisna edilmemeişse tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname verilecektir. Dar mükellefiyette; dar mükellef gerçek kişiler, tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücret gelirleri için beyanname vermeyeceklerdir. Bu uygulamada, ücret tutarının ve işveren sayısının bir önemi bulunmamaktadır.

2016 Yılında tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretler: GVK’nın 86/1-b maddesine göre, tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücret gelirleri için tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname verilmeyecektir. Diğer gelir unsurları için yıllık beyanname verilmesi halinde de bu gelirler beyannameye dahil edilmeyecektir.

Kanuni ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerden elde edilen tevkifata tabi olmayan ücret gelirleri: GVK’nın 95. maddesinde, tevkifata tabi olmayan ücretler belirtilmiş ve vergi tevkif usulünün geçerli olmadığı durumlarda ücret gelirlerinin yıllık beyanname ile beyan edileceği hüküm altına alınmıştır. Ancak, GVK’nın 23/14. maddesine göre, kanunî ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin yanında çalışan hizmet erbabına, işverenin Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödediği ücretler gelir vergisinden istisna edilmiştir. 6728 sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla değişik GVK’nın 23/14 numaralı bendinde yer alan gelir vergisinden istisna edilecek ücret ödemelerine ilişkin hükümler şöyle olmuştur;

“a) Kanuni ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin yanında çalışan hizmet erbabına, işverenin Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödediği ücretler,

b) Kanuni ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin, Ekonomi Bakanlığından alınan izne istinaden kurulan bölgesel yönetim merkezlerinde münhasıran merkezin faaliyet izni kapsamında istihdam ettikleri hizmet erbabına Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödediği ücretler”

Konu hakkında 293 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde yapılan açıklamalara göre, Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu Uygulama Yönetmeliğinin 8. maddesinde, bölgesel yönetim merkezi faaliyetleri yabancı şirketin, diğer ülkelerdeki birimlerine yönelik olarak; yatırım ve yönetim stratejilerinin oluşturulması, planlama, tanıtım, satış, satış sonrası hizmetler, marka yönetimi, finansal yönetim, teknik destek, AR-GE, dış tedarik, yeni geliştirilen ürünlerin test edilmesi, laboratuvar hizmetleri, araştırma ve analiz, çalışanların eğitimi gibi faaliyetlere ilişkin koordinasyon ve yönetim hizmeti sağlanması olarak açıklanmıştır. Bölgesel Yönetim Merkezlerine istisna hükmünün uygulanabilmesi için aşağıdaki şartların mevcut olması gerekmektedir.

  • İşveren sıfatıyla ücret ödemesinde bulunan kurumların, Türkiye'de kanuni ve iş merkezinin bulunmaması (Türkiye'de kanuni ve iş merkezi bulunmayan kurumların ise tam mükellef oldukları Devlette hangi statüyü taşıdıkları, tüzel kişiliklerinin bulunup bulunmadığı herhangi bir iktisadi işletmelerinin varlığı ya da yokluğu önem taşımayacaktır.).
  • Dar mükellef kurumda çalışan kişinin hizmet erbabı (ücretli) ve yapılan ödemenin ücret olması.
  • Dar mükellef kurumun ücret ödemesi yaptığı hizmet erbabının Ekonomi Bakanlığından alınan izne istinaden kurulan bölgesel yönetim merkezlerinde faaliyet izni kapsamında istihdam edilmesi.
  • Dar mükellef kurumun Türkiye’deki personeline yapılacak ödemenin bu kurumun yurt dışı kazançlarından karşılanması.
  • Ücretlerin döviz olarak ödenmesi.

 293 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde bu konuda yapılan açıklamalar, 01.09.2016 tarihinden geçerli olmak üzere Genel Tebliğin yayım tarihi olan 02.10.2016 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Buna göre, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin çalıştırdıkları personele yurt dışından elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödedikleri ücretler, tevkifata tabi olmasa da istisna kapsamında şartları taşıyorsa ücretli tarafından yıllık beyanname ile beyan edilmeyecektir. Hizmet erbabının Türkiye’de tam mükellef veya dar mükellef statüsünde olmasının istisna uygulamasına bir etkisi bulunmadığından, tam mükellef veya dar mükellef hizmet erbabının elde ettiği ücretler şartların mevcut olması halinde bu istisnadan yararlanabilecektir. Dar mükellef kurumlar tarafından hizmet erbabına yapılan ücret ödemelerinin yukarıda belirtilen şartların birlikte gerçekleşmemesi durumunda gelir vergisinden istisna edilmesi mümkün değildir. Örneğin, hizmet erbabına yapılan ücret ödemesinin döviz olarak değil de Türk Lirası olarak yapılması durumunda, anılan istisnanın uygulanması mümkün olmadığından, söz konusu ücret gelirinin tevkifat yapmak zorunda olan işverenler tarafından yapılması halinde gelir vergisi tevkifatına tabi tutulması, tevkif usulünün cari olmadığı, yani tevkifat yapmak zorunda olmayan işverenler tarafından ödenmesi durumunda ise ücret gelirini elde edenler tarafından yıllık beyanname ile beyan edilmesi gerekmektedir.

2016 Yılında birden fazla işverenden elde edilen ve 30.000 TL’yi geçmeyen tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücret gelirleri: GVK’nın 86/1-b maddesinin parentez içi hükmüne göre; birden fazla işverenden tamamı tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücret geliri elde etmekle beraber, birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamı, GVK’nın 103. maddede yazılı vergi tarifesinin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı  (2016 yılı için 30.000 TL) aşmayan mükellefler de aynen tek işverenden tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücret geliri elde edenler gibi değerlendirilecek ve beyanname vermeyeceklerdir. Beyanname verme sınırının tespitinde 2016 yılında elde edilen ücret gelirlerinin brüt tutarı yani gelir vergisi kesintisi yapılmadan önceki tutarı dikkate alınacaktır. Birden fazla işverenden elde edilen ve yıl içinde tevkifata tabi tutulan ücret gelirinin beyan edilmesi halinde ise yıl içinde kesilen vergiler hesaplanan vergiden mahsup edilecektir.

3.5. Gayrimenkul Sermaye İratlarında Beyanname Verme/Vermeme

2016 Yılına ilişkin beyana tabi geliri sadece gayrimenkul sermaye iradından ibaret olan mükelleflerden;

  • 2016 Yılında elde ettiği konut kira geliri, 3.800 TL’lik istisna tutarını aşanlar,
  • 2016 Yılında işyeri kira gelirleri üzerinden vergi kesintisi yapılanlardan, kira ge­lirlerinin brüt tutarı beyanname verme sınırı olan 30.000 TL’yi aşanlar, 
  • 2016 Yılında bir takvim yılı içinde mal ve hakların kiralanmasından elde edilen gelirlerden tevkifat ve istisna uygulamasına konu olmayan ve tutarı beyanname verme sınırı olan 1.580 TL’yi aşanlar,

Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi vereceklerdir. Belirlenen bu tutarları aşmayan kira gelirleri ise yıllık beyanname ile beyan edilmeyecektir.

2016 Yılında tevkifata tabi tutulan ve 30.000 TL’yi geçmeyen işyeri kira gelirleri: GVK’nın 94. maddesine göre, binaların işyeri olarak tevkifat yapmak zorunda olan kişi ve kuruluşlara kiraya verilmesi halinde, yapılan kira ödemeleri üzerinden %20 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılmaktadır. Vergi kesintisine tabi işyeri kira gelirleri elde edenler, kira ge­lirlerinin brüt tutarı 2016 yılı için beyanname verme sınırı olan 30.000 TL’yi aşmaması halinde yıllık beyanname ile beyan edilmeyecektir. Örneğin kişi, 2016 yılında tamamı tevkif yoluyla vergilendirilmiş 28.000 TL işyeri kira geliri elde etmesi halinde, işyeri kira geliri tutarı 30.000 TL’lik beyanname verme sınırını aşmadığından yıllık beyanname vermeyecektir.

16 Nolu Gelir Vergisi Sirkülerinde yapılan açıklamalara göre; konut kira geliri ile vergi tevkifatına tabi tutulmuş gayrimenkul sermaye iradının birlikte elde edilmesi halinde, 2016 yılı için 30.000 TL’lik haddin hesabında; konut kira geliri için istisna tutarı düşüldükten sonra kalan tutar ile tevkifata tabi tutulmuş kira gelirinin brüt tutarının toplamı dikkate alınacaktır. Tam mükellefiyette; tam mükellef gerçek kişiler, vergi tevkifatına tabi tutulmuş gayrimenkul sermaye iratları için beyan sınırını (2016 yılı gelirleri için 30.000 TL) aşmaları halinde beyanname vereceklerdir. Tevkif yoluyla vergilendirilmemiş konut kira geliri ile ilgili olarak 2016 yılı için istisna tutarı olan 3.800 TL’nin aşılması halinde beyanname verilecektir. Bir takvim yılı içinde elde edilen ve toplamı 2016 yılı beyan sınırı olan 1.580 TL’yi aşmayan, tevkifat ve istisna uygulamasına konu olmayan gayrimenkul sermaye iratları için yıllık beyanname verilmeyecektir. Konut kira geliri ile vergi tevkifatına tabi tutulmuş gayrimenkul sermaye iradının birlikte elde edilmesi halinde, 30.000 TL’lik haddin hesabında; konut kira geliri için 3.800 TL’lik istisna tutarı düşüldükten sonra kalan tutar ile tevkifata tabi tutulmuş gayrimenkul sermaye iradının brüt tutarının toplamı dikkate alınacaktır.

Dar mükellefiyette; dar mükellef gerçek kişiler Türkiye'de tevkif suretiyle vergilendirilmiş gayrimenkul sermaye iratları için tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname vermeyeceklerdir. Tevkif yoluyla vergilendirilmemiş konut kira gelirleri ile ilgili olarak (yurt dışında yerleşik olup dar mükellefiyet esasında vergilendirilmekte olan Türk vatandaşları da dahil) 2016 yılı için istisna tutarı olan 3.800 TL’nin aşılması halinde yıllık beyanname verilecektir.

3.6. Menkul Sermaye İratlarında Beyan Edilecek/Edilmeyecek İratlar

Tam Mükellefiyette; 2016 yılında elde edilen menkul sermaye iratlarının bir kısmı tutarı ne olursa olsun, bir kısmı ise elde edilen gelirin belirli bir tutarı aşmaması halinde yıllık beyanname ile beyan edilmeyecektir.

Hiçbir şekilde beyan edilmeyecek menkul sermaye iratları: Gelir Vergisi Kanununun 86. maddesi gereğince; bireysel emeklilik sistemi ve şahıs sigortalarından elde edilen ve tevkifata tabi tutulan iratların tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname ile beyan edilmeyecektir. Ayrıca, GVK’nın Geçici 67. maddesi gereğince, 01.01.2006 tarihinden itibaren banka veya aracı kurumlarca tevkif yoluyla vergilendirilen;

  • Mevduat faizleri,
  • Repo gelirleri,
  • Özel finans kurumlarından elde edilen gelirler,

için yıllık beyanname verilmeyecektir. Ancak ticari faaliyet kapsamında elde edilen söz konusu gelirlerin ticari kazanç hükümleri çerçevesinde ticari kazancın tespitinde dikkate alınacaktır. Diğer taraftan, kurumlar vergisi mükelleflerinin 31.12.1998 ve daha önceki tarihlerde sona eren hesap dönemlerinde elde ettikleri kazançların dağıtımı halinde, gerçek kişilerce elde edilen kar payları ile kurumların karlarını sermayeye eklemek suretiyle gerçekleştirdikleri kar dağıtım işlemlerinde gerçek kişi ortaklarca elde edilen kar payları tutarı ne olursa olun beyan edilmeyecektir.

2016 Yılında tevkifata tabi tutulan ve 30.000 TL’yi aşmayan menkul sermaye iratları: GVK’nın 94. maddesi gereği tevkifata tabi tutulan ve istisna uygulanan kimi menkul sermaye iratlarının elde edilmesi ve GVK’nın 86. maddesine göre tutarı 30.000 TL’yi aşmayan tevkifata tabi tutulmuş menkul sermaye iratları beyan edilmeyecektir. Beyanname verme sınırını aşan tevkifatlı menkul sermaye iratları ise beyan edilecek olup, yıl içinde kesilen vergiler beyannamede mahsup edilecektir. Bu kapsamda olan iratlar şöyledir;

  • 01.01.2006 tarihinden önce ihraç edilmiş olan her çeşit tahvil ve hazine bonosu faizleri ile Toplu Konut İdaresi, Kamu Ortaklığı İdaresi ve Özelleştirme İdaresince çıkarılan menkul kıymetlerden sağlanan gelirler, 
  • Tam mükellef kurumlar tarafından yurt dışında ihraç edilen tahviller ile tam mükellef varlık kiralama şirketleri tarafından yurt dışında ihraç edilen kira sertifikalarından sağlanan gelirler,
  • Tam mükellef kurumlardan elde edilen kar payları.

2016 yılında elde edilen menkul sermaye iradı 30.000 TL’yi aşması halinde bu gelirlerin tamamı yıllık beyanname ile beyan edilecektir. Menkul sermaye iratları toplamının 30.000 TL’yi aşıp aşmadığının tespitinde, indirim oranı ve istisna uygulanabilecek menkul sermaye iratlarının, indirim oranı ve istisna uygulandıktan sonra kalan kısımlarının dikkate alınması gerekmektedir.

İndirim oranı uygulanarak beyan edilecek menkul sermaye iratları: Gelir Vergisi Kanununda bazı menkul sermaye iratlarının enflasyondan arındırıldıktan sonra kalan tutarların vergiye tabi tutulması benimsenmiştir. Gelir Vergisi Kanununun 75/5. maddesinde sayılan ve 1.1.2006 tarihinden önce ihraç edilmiş olan her nevi tahvil ve Hazine bonosu faizleri ile Toplu Konut İdaresi ve Özelleştirme İdaresince çıkarılan menkul kıymetlerden sağlanan gelirler için indirim oranı uygulanabilmektedir. Dövize, altına veya başka bir değere endeksli menkul kıymetler ile döviz cinsinden ihraç edilen menkul kıymetlerden elde edilen menkul sermaye iratlarının beyanında indirim oranı uygulanmayacaktır. 01/01/2006 tarihinden önce ihraç edilmiş olan, Devlet tahvili ve Hazine bonosu faiz gelirlerinde gelir vergisi tevkifat oranı %0 olup, oranın sıfır olması bu gelirlerin tevkifata tabi olma özelliğini etkilememektedir. Devlet tahvili ve Hazine bonolarında sıfır olan tevkifat oranı, özel sektör tahvillerinden elde edilen faiz gelirlerinde %10 olarak uygulanmaktadır.

Beyanname verme sınırı olan 30.000 TL’nin hesabında, indirim oranı uygulanabilecek menkul sermaye iradı tutarı, indirim oranı uygulandıktan sonra kalan kısım itibarıyla dikkate alınacaktır. Dar mükellefiyette; tevkif yoluyla vergilendirilmiş menkul sermaye iratları için tutarı ne olursa olsun beyanname verilmeyecektir. Türkiye'de tevkif yoluyla vergilendirilmemiş menkul sermaye iratları münferit beyanname ile beyan edilecek olup, beyan edilecek gelir tutarının (matrahın) tespitinde enflasyondan arındırmaya ilişkin hükümler de göz önünde bulundurulacaktır.

3.7. Birden Fazla Gelir Unsurunun Bir Arada Elde Edilmesi Halinde Beyanname Vermeme Durumu

2016 Yılında 30.000 TL’yi aşmayan Türkiye'de tevkifata tâbi tutulmuş olan birden fazla işverenden elde edilen ücret, menkul ve gayrimenkul sermaye iratları: GVK’nın 86/1-c maddesine göre, vergiye tabi gelir toplamının (maddenin (a) ve (b) bentlerinde belirtilenler hariç) 103. maddesindeki vergi tarifesinin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı (2016 yılı için bu tutar 30.000 TL) aşmaması koşuluyla Türkiye'de tevkifata tâbi tutulmuş olan; birden fazla işverenden elde edilen ücretler, menkul sermaye iratları ve gayrimenkul sermaye iratları için yıllık beyanname verilmeyecek ve diğer gelirler için beyanname verilse dahi bu gelirler beyannameye dahil edilmeyecektir. Ancak, beyanname verme sınırının aşılması durumda bu gelirlerin tamamı beyan edilecektir. Gelir unsurlarının bir kaçının birlikte elde edilmesi halinde bu gelirlerin beyan edilip edilmeyeceği belirlenirken iki hususun dikkate alınması gerekmektedir. Buna göre;

  • 2016 yılı gelirleri için beyan sınırı olan 30.000 TL’nin tespitinde, öncelikle ücret gelirleri diğer gelirler ile ilişkilendirilmeksizin ayrı olarak değerlendirilecektir. Bu değerlendirme sonucu ücret gelirinin beyanı halinde, diğer gelirler tutarı ne olursa olsun (istisna tutarının altında kalanlar hariç) beyannameye dahil edilecektir. 
  • Ücret geliri dışındaki diğer gelirler 30.000 TL’lik haddin hesabında ayrı dikkate alınacaktır. İndirim oranı ve istisnaya isabet eden tutarlar 30.000 TL’lik haddin hesabında dikkate alınmayacaktır.

3.8. Tevkifat ve İstisna Uygulamasına Konu Olmayan Menkul ve Gayrimenkul Sermaye İratlarında Beyan Durumu

GVK’nın 86/1-d bendine göre; bir takvim yılı içinde elde edilen ve toplamı 2016 yılı için 1.580 TL’yi aşmayan, tevkifat ve istisna uygulamasına konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratları için yıllık beyanname verilmeyecek; diğer gelirler nedeniyle yıllık beyanname verilmesi halinde de beyannameye dahil edilmeyecektir. 4842 sayılı Kanunun 9'uncu maddesiyle GVK’nın 86. maddesinde yapılan bu düzenleme 2003 yılından bu yana uygulanmakta olup; yapılan bu düzenlemenin gerekçesinde de belirtildiği üzere; stopaja tabi olmayan ve tutarı ne olursa olsun beyan edilmesi gereken menkul ve gayrimenkul sermaye iratlarının beyanı, belirli bir tutarı geçmesi koşuluna bağlanmaktadır. Bu hüküm sayesinde çok küçük gelirler için beyanname verilmesi zorunluluğu olmamakta, böylece mükellef ve vergi dairesi gereksiz ve verimsiz işlerden kurtarılmaktadır.

Beyanname vermede esas olan 1.580 TL’lik tutar bir istisna tutarı değil, gelirin beyan edilip edilmeyeceğine yönelik tespitte dikkate alınacak bir limit olup, 1.580 TL’yi aşan bir gelir olduğunda tamamı beyan edilecektir. Beyanname verme sınırı olarak belirlenen bu tutar, tevkifat ve istisna uygulamasına konu olmayan gelirlerin her biri için ayrı ayrı uygulanmayacak olup, bu gelirlerin toplam tutarı dikkate alınacaktır. Belli bir tutarın altında kalan menkul ve gayrimenkul sermaye iratlarının beyan dışı bırakan bu düzenlemeye göre; bu kapsamda olan tevkifatsız menkul ve gayrimenkul sermaye iratlarının diğer gelir unsurlarıyla toplanması veya GVK’nın 86/1-c maddesiyle birlikte değerlendirilmesi söz konusu değildir. Tevkifat ve istisna uygulanmasına konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratları şöyledir;

  • Kıyı bankacılığından (off-shore bankacılık) elde edilen faiz gelirleri,
  • Hisse senetleri ve tahvillerin vadesi gelmemiş kuponlarının satışından elde edilen bedeller,
  • İştirak hisselerinin sahibi adına henüz tahakkuk etmemiş kar paylarının devir ve temliki karşılığında alınan para ve ayınlar,
  • Her çeşit senetlerin iskonto edilmesi karşılığında alınan iskonto bedelleri,
  • Yurt dışından elde edilen diğer menkul sermaye iratları (faiz, repo, kar payı v.b.),
  • Her çeşit alacak faizleri,
  • Tevkifat ve istisna uygulanmayan işyeri kira gelirleri.
  • Diğer mal ve haklardan tevkifatsız ve istisna uygulanmayan kira gelirleri.

3.9. Beyannameye Dahil Edilmeyecek Gelirler

GVK’nın 86. maddesinde yer alan yıllık beyanname ile beyan edilecek kazanç ve iratları belirttikten sonra şimdi beyannameye dahil edilmeyecek gelirlere toplu olarak bir bakalım. Tam mükellef gerçek kişiler tarafından 2016 yılında elde edilen aşağıdaki gelirler için yıllık beyanname verilmeyecektir.

  • Gerçek usulde vergilendirilmeyen zirai kazançlar
  • GVK’nın geçici 67. maddesi kapsamında vergi kesintisine tabi tutulmuş olan; mevduat faizleri, Özel Finans Kurumlarınca (Katılım Bankaları) kar ve zarara katılma hesabı karşılığında ödenen kar payları ve repo kazançları
  • Tüzel kişiliği haiz emekli sandıkları, yardım sandıkları ile emeklilik ve sigorta şirketleri tarafından ayrılmalar nedeniyle yapılan ödemelerin ve bireysel emeklilik sisteminden ayrılanlara yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarları
  • Kurumlar vergisi mükelleflerince 31.12.1998 ve daha önceki tarihlerde sona eren hesap dönemlerinde elde edilen kazançların dağıtımı halin de gerçek kişilerce elde edilen kar payları
  • Kurumların karlarını sermayeye eklemek suretiyle gerçekleştirdikleri kar dağıtım işlemlerinde gerçek kişi ortaklarca elde edilen kar payları
  • Kazanç ve iratların istisna hadleri içinde kalan kısmı
  • Toplamı 1.580 TL’yi aşmayan, tevkifata ve istisna uygulamasına konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratları
  • Tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretler
  • Birden fazla işverenden alınan ve birden sonraki işverenden alınanların toplamı 30.000 TL’yi aşmayan tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretler
  • Tevkif suretiyle vergilendirilmiş ve toplamı 30.000 TL’yi aşmayan ücret, gayrimenkul ve menkul sermaye iratları

Diğer gelirler dolayısıyla yıllık beyanname verilmesi durumunda da bu gelirler yıllık beyannameye dahil edilmeyecektir.

3.10. Beyannameye Dahil Edilecek Gelirler

2016 Yılında elde edilen aşağıdaki gelirler için (istisna hadleri içinde kalan kısımları hariç) yıllık beyanname verilmesi gerekmektedir. Ticari ve gerçek usulde tespit edilen zirai kazançlar ile serbest meslek kazançları ile ilgili olarak bu faaliyetlerden zarar edilmiş olsa dahi yıllık beyanname verilmesi gerekmektedir.

  • Gerçek usulde vergilendirilen ticari kazançlar
  • Basit usulde vergilendirilen ticari kazançlar
  • Gerçek usulde vergilendirilen zirai kazançlar
  • Serbest meslek kazançları
  • 11.000 TL’yi aşan değer artış kazançları
  • 24.000 TL’yi aşan arızi kazançlar
  • Tevkif suretiyle vergilendirilmemiş ücretler (Diğer ücretler hariç)
  • Birden fazla işverenden alınan ve birden sonraki işverenden alınanların toplamı 30.000 TL’yi aşan tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretler
  • Tevkif suretiyle vergilendirilmiş ve toplamı 30.000 TL’yi aşan ücret, gayrimenkul ve menkul sermaye iratları
  • Tam mükellef kurumların idare meclisi başkan ve üyelerine verilen kar paylarının yarısı gelir vergisinden istisna olup, kalan tutar vergiye tabi gelir olarak dikkate alınmaktadır. (Beyana tabi başka gelirin bulunmaması halinde, elde edilen kar payının brüt tutarının yarısı 2016 yılı için 30.000 TL’yi aşıyorsa beyan edilecektir)
  • Tam mükellef kurumlardan elde edilen iştirak hisselerinden doğan kazançların yarısı gelir vergisinden istisna olup, kalan tutar vergiye tabi gelir olarak dikkate alınmaktadır (Beyana tabi başka gelirin bulunmaması halinde, elde edilen kar payının brüt tutarının yarısı 2016 yılı için 30.000 TL’yi aşıyorsa beyan edilecektir)
  • 1.580 TL’lik tutarı aşan tevkifata ve istisnaya tabi olmayan menkul sermaye iratları (Kıyı bankacılığından (off-shore bankacılık) elde edilen faiz gelirleri ve her çeşit alacak faizleri gibi)
  • 1.580 TL’lik tutarı aşan tevkifata ve istisnaya tabi olmayan gayrimenkul sermaye iratları (basit usulde ticari kazanç sahiplerinden elde edilen kira geliri gibi)

3.11. Dar Mükelleflerde Beyanname Verme/Vermeme Durumu

GVK’nın 86/2. maddesinde yer alan hüküm gereğince dar mükellefler; tamamı Türkiye'de tevkif suretiyle vergilendirilmiş olan ücretler, serbest meslek kazançları, menkul ve gayrimenkul sermaye iratları ile diğer kazanç ve iratlar için yıllık beyanname vermeyecekler ve diğer gelirleri için beyanname vermeleri halinde de bu gelirlerini beyannameye dahil etmeyeceklerdir. Dar mükellef gerçek kişiler ticari kazançları ve gerçek usulde tespit edilen zirai kazançları ile tevkif yoluyla vergilendirilmemiş menkul sermaye iratları, gayrimenkul sermaye iratları ve serbest meslek kazançları için yıllık beyanname vermek zorundadır.

Diğer taraftan, çalışma veya oturma izni alarak altı aydan daha fazla bir süre yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının Türkiye'de elde ettikleri kazanç ve iratlar bakımından dar mükellefiyet esasında vergilendirilmeleri gerekmekte olup, konuya ilişkin açıklamalar 210 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde yapılmıştır. Bu çerçevede, dar mükellefiyet esasında vergilendirilecek olanların Türkiye'de elde ettiği gelirin tamamı tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücret, serbest meslek kazancı, menkul ve gayrimenkul sermaye iratları ile kurumlardan elde edilen kar paylarından, değer artış kazancı veya arızi kazançtan ibaret olması halinde gelir toplanmayacak ve beyanname verilmeyecektir.

Öte yandan, GVK’nın “Sergi ve Panayır İstisnası” başlıklı 30. maddesine göre, dar mükellefiyete tabi olanların; Hükümetin müsaadesiyle açılan sergi ve panayırlarda yaptıkları ticari faaliyetlerden elde ettikleri kazançlar (Türkiye'de başkaca iş yeri ve daimi temsilcileri bulunmamak şartıyle) ile bu sergi ve panayırlarda yaptıkları serbest meslek faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlar gelir vergisinden müstesna edilmiştir.

Dar mükellefiyete tabi olanlar, Türkiye’de elde ettikleri ve toplamı 2016 yılı için 1.580 TL’yi aşmayan vergi kesintisine tabi tutulmamış ve istisnaya konu olmayan menkul sermaye iratlarını beyan etmeyeceklerdir. Ancak, 2016 yılında 1.580 TL’yi aşan vergi kesintisine tabi tutulmamış ve istisnaya konu olmayan menkul sermaye iratlarının tamamını iktisap tarihinden itibaren 15 gün içinde Münferit Beyanname ile bildirecek ve vergisini de aynı süre içerisinde ödeyeceklerdir. Dar mükellefiyet esasında vergilendirilen Türk vatandaşları da Türkiye’de elde ettiği gelirin tamamı tevkif suretiyle vergilendirilmiş menkul sermaye iratları için beyanname vermeyeceklerdir.

Tevkif yoluyla vergilendirilmemiş konut (mesken) kira geliri elde eden dar mükellef gerçek kişiler, (yurt dışında yerleşik olup, dar mükellefiyet esasında vergilendirilmekte olan Türk vatandaşları da dahil) mesken kira gelirinin 2016 yılı için istisna tutarı olan 3.800 TL’yi aşmaması halinde yıllık beyanname vermeyecektir. Konut kira gelirinin istisna tutarını aşması halinde beyan edilmesi gerekmektedir. Serbest meslek faaliyetinde, GVK’nın 94. maddesine göre, dar mükelleflerden telif ve patent satışından dolayı %20, diğer serbest meslek kazançlarında da %20 oranında tevkifat yapılmaktadır. Tevkif yoluyla vergilendirilmiş serbest meslek kazancından dolayı dar mükellef serbest meslek erbabının yıllık beyanname vermesi söz konusu değildir.

4. YILLIK BEYANNAMENİN VERİLMESİ VE VERGİNİN ÖDENMESİ

Gelir Vergisi Kanununun 92. maddesine göre; bir takvim yılına ait beyanname izleyen yılın Mart ayının başından 25. günü akşamına kadar, gelirin sadece basit usulde tespit edilen ticarî kazançlardan ibaret olması halinde ise izleyen yılın şubat ayının başından 25. günü akşamına kadar, tam mükellefiyette vergiyi tarha yetkili vergi dairesine, dar mükellefiyette Türkiye'de vergi muhatabı mevcutsa onun Türkiye'de oturduğu yerin, Türkiye'de vergi muhatabı yoksa işyerinin, işyeri birden fazla ise bu işyerlerinden herhangi birisinin bulunduğu yer vergi dairesine verilir veya taahhütlü olarak posta ile gönderilir. Takvim yılı içinde memleketi terk edenlerin beyannameleri memleketi terke takaddüm eden 15 gün, ölüm halinde ölüm tarihinden itibaren 4 ay içinde verilmesi gerekmektedir.

Gelir Vergisi Kanununun 117. maddesinde yer alan hükme göre, yıllık beyana tabi gelirler üzerinden tahakkuk eden gelir vergisinde ödeme; gelirin sadece basit usulde tespit edilen ticari kazançlardan ibaret olması halinde şubat ve haziran aylarında olmak üzere iki eşit taksitte ödenecektir. Mart ayı içerisinde verilmesi gereken beyanname ile bildirilen gelir üzerinden tahakkuk ettirilen gelir vergisi ise mart ve temmuz aylarında olmak üzere iki eşit taksitte ödenecektir. Buna göre, mükellefler, 2016 takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratlarını Kanunda aksine bir düzenleme olmadığı sürece Yıllık Beyanname ile 1-25 Mart/2017 ayında beyan etmek zorundadırlar. Tahakkuk eden gelir vergisinin ise iki eşit taksitte Mart ve Temmuz 2017 aylarında ödenmesi gerekmektedir.

Burada bir hususu belirtmekte fayda vardır. Maliye Bakanlığı, gelirlerinin büyük bir kısmı ziraî kazançtan oluşan mükellefler hakkında gerekli görülen hallerde, iki taksitten fazla olmamak üzere, belli üretim bölgeleri ve ziraat ürünlerine göre, özel ödeme zamanları tayin edebilmektedir. Gerçek usulde vergilendirilen tam/dar mükellef zirai kazanç sahibi mükellefler, Gelir Vergisi Kanunu'nun 85. maddesi uyarınca, kazançlarını yıllık beyanname ile beyan etmek zorundadır. Gerçek usulde vergilendirilmeyen veya zirai kazançları sadece tevkif suretiyle vergilendirilen zirai kazanç sahibi mükellefler ise, Gelir Vergisi Kanunu'nun 86. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendine göre; zirai kazançları için beyanname vermeyecek, diğer gelirleri için beyanname vermeleri durumunda zirai kazançlarını beyannameye dahil etmeyeceklerdir. Gerçek usulde vergilendirilen zirai kazanç sahipleri, 2016 yılında elde ettikleri kazançlarını 1-25 Mart 2017 döneminde beyan edeceklerdir.

Gerçek usulde tespit edilen ve yıllık beyanname verilen zirai kazanca ilişkin, vergi tarifesi üzerinden hesaplanan gelir vergisi, beyan konusu edilen takvim yılının Mart ve Temmuz aylarında olmak üzere iki eşit taksit şeklinde ödenir. Ancak, Maliye Bakanlığı Kanunun kendisine tanıdığı yetkiye dayanarak 250 Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile beyan ettikleri gelirlerin toplamının %75 ve daha fazlası oranında zirai kazançtan ibaret bulunan çiftçilerin ödeme zamanlarını kasım ve aralık ayları olarak belirlemiştir. Bu kapsamda, 2016 yılında elde edilen gerçek usulde tespit edilen ve yıllık beyannamesi verilen zirai kazanca ilişkin verilecek Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesinde, toplam gelir içindeki zirai kazançları %75 ve daha yüksek oranda olan mükellefler 1. taksiti Kasım/2017 ayında, 2. taksiti ise Aralık/2017 ayında ödeyebileceklerdir.

4.1. Hazır Beyan Sistemi İle Beyan Edilebilen Gelir Unsurları

Gelir İdaresi Başkanlığı, gelişen bilgi teknolojilerini kullanarak vergi mükelleflerinin yükümlülük ve ödevlerini vergi dairesine gitmeden, hızlı, kolay ve düşük maliyetlerle yerine getirmelerini sağlamayı temel amaçlarından biri olarak belirlemiştir. Bu amaç doğrultusunda, 414 Seri Nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile sadece gayrimenkul sermaye iradı elde eden mükelleflerin bu iratlarına ilişkin olarak önceden hazırlanmış beyannamelerini onaylayıp gönderebilmelerine imkan veren Önceden Hazırlanmış Kira Beyanname Sistemini 2012 yılında hayata geçirmiştir. Daha sonra, 2012 yılından buyana uygulanmakta olan Önceden Hazırlanmış Kira Beyanname Sisteminin kapsamı genişletilerek gelirleri sadece ücret, gayrimenkul sermaye iradı, menkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratlardan veya bunların birkaçından veyahut tamamından ibaret olan gelir vergisi mükelleflerinin bu gelirlerine ilişkin beyannamelerinin Gelir İdaresi Başkanlığınca önceden hazırlanarak mükelleflerin onayına sunulduğu Hazır Beyan Sistemi 2015 yılı gelirlerinin beyan dönemi olan Mart/2016 tarihinde hayata geçirilmiştir. 2016 Yılında elde edilen bu dört gelir unsurunu elde edenler de Mart/2017 ayında Hazır Beyan Sistemini kullanarak beyannamelerini verebileceklerdir.

Gelirleri sadece ücret, gayrimenkul sermaye iradı, menkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratlar olanlar bu Sistemi kullanabilirler. Bu gelirlerin yanında ticari kazanç, zirai kazanç ve serbest meslek kazancı elde eden mükellefler, bu gelir unsurlarından elde ettikleri gelirleri toplayarak yıllık gelir vergisi beyannamesi vermesi gerektiğinden, bu Sistemden beyanname veremezler. Önceden ücret, kira, menkul sermaye iradı ve diğer kazanç ve iratlar gelirlerinden dolayı gelir vergisi mükellefiyeti bulunanlar Hazır Beyan Sistemi aracılığıyla beyanname verebileceği gibi, bu gelirlerine ilişkin olarak ilk defa mükellefiyet tesis ettirerek beyanname verecek olanlar da bu Sistem üzerinden beyannamelerini gönderebileceklerdir. Bu kapsamda, daha önce ücret, kira, menkul sermaye iradı ve diğer kazanç ve iratlar gelirlerinden dolayı gelir vergisi mükellefiyeti bulunmayanların Hazır Beyan Sisteminden beyannamelerini elektronik ortamda onayladıkları anda adlarına gelir vergisi mükellefiyeti tesisi ve vergi tahakkuku işlemleri Sistem tarafından otomatik olarak gerçekleştirilmektedir.

Hazır Beyan Sistemine; Gelir İdaresi Başkanlığının (www.gib.gov.tr) adresindeki internet sayfasından ya da internet vergi dairesi (intvd.gib.gov.tr) adresinden ulaşılmaktadır. Sisteme https://intvrg.gib.gov.tr/index_gmsi.html adresinden girilmekte ve giriş için öncelikle Kimlik Bilgileri (T.C. Kimlik no, doğum tarihi, anne kızlık soyadının 1. ve 2. harfi), bir yakının kimlik numarası (anne, baba, eş ve çocuk) ve de doğrulama kodunu ilgili bölümlere girilerek giriş yapılmaktadır.Sistem üzerinden ücret, kira, menkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratlarına ilişkin önceden hazırlanmış beyanname kontrol edilip, onaylayarak gönderilebilmektedir.

5. BEYAN EDİLEN GELİRE UYGULANACAK GELİR VERGİSİ TARİFESİ

GVK’nın 103. maddesinde yer alan gelir vergisine tabi gelirlerin vergilendirilmesinde esas alınan tarife, 2016 takvim yılı gelirlerinin vergilendirilmesinde esas alınmak üzere 290 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile aşağıdaki şekilde belirlenmiştir. Dolayısıyla, 2016 yılında elde edilen yedi gelir unsuruna ilişkin kazanç ve iratların Mart/2017 ayında beyanında aşağıdaki vergi tarifesi uygulanacaktır. 2016 Yılında ücret dışındaki gelir unsurları için beyanname veren bir mükellefin aynı anda ücret gelirinin de olması ve beyannamedeki toplam gelirin 69.000 TL'yi aşması durumunda 25.02.2011 tarih ve 75 No.lu GV Sirkülerinde yapılan açıklamalara göre verginin hesaplanması gerekmektedir.

12.600 TL'ye kadar % 15
30.000 TL'nin 12.600 TL'si için 1.890 TL, fazlası% 20
69.000 TL'nin 30.000 TL'si için 5.370 TL, (ücret gelirlerinde 110.000 TL'nin
30.000 TL'si için 5.370 TL), fazlası
% 27
69.000 TL'den fazlasının 69.000 TL'si için 15.900 TL, (ücret gelirlerinde
110.000 TL'den fazlasının 110.000 TL'si için 26.970 TL), fazlası 
% 35
oranında vergilendirilir. 

6. BEYAN EDİLECEK/EDİLMEYECEK GELİRİN TESPİTİNE İLİŞKİN ÖRNEK OLAYLAR

Bu bölümde, önceki bölümlerde anlatılan GVK’nın 86. maddesi gereğince tam ve dar mükelleflerin elde ettiği kazanç ve iratlardan yıllık beyanname verilecek/verilmeyecek olanlara ilişkin uygulama örneklerine yer verilmiştir.

6.1. Tam Mükellef Gerçek Kişiye İlişkin Örnek

Örnek 1: İstanbul’da ikamet eden ve uluslararası bir danışmanlık şirketinde genel müdürlük yapan tam mükellef Bay (X)’in 2016 yılında elde ettiği birden fazla işverenden aldığı ücretler, mesken ve işyeri kira geliri, menkul sermaye iratları (mevduat faizi, repo, kar payı, alacak faizi vb.), zirai kazanç, telif kazancı, değer artış kazancı vb. aşağıda yer almaktadır. Şimdi, GVK’nın 86. maddesinde yer alan hükümlere göre, ödevlinin elde ettiği gelirlerden hangilerini beyan edip etmeyeceğini tespit ederek beyan edilecek gelir tutarını hesaplayalım.

Tam mükellef Bay (A)’nın 2016 yılında elde edilen gelir türleri ve tutarları;

- Ödevli, 2016 yılında tevkifata tabi olarak 1. işverenden 70.000 TL, 2. işverenden ise 50.000 TL ücret geliri elde etmiştir. Kişi, yurtdışındaki bir işverenden ise 100.000 TL tevkifatsız ücret geliri elde etmiştir.

- Gayrimenkul satışından dolayı 10.000 TL değer artış kazancı, 20.000 TL’de arızi kazanç (gayrimenkulün tahliyesi karşılığında alınan tazminat) elde etmiştir.

- İstanbul Üsküdar’da bulunan kiraya verdiği dairesinden aylık 1.500 TL’den yıllık 18.000 TL kira geliri elde etmiştir.

- İstanbul Beşiktaş’ta işyeri olarak kiraya verdiği gayrimenkulünden aylık 2.500 TL’den yıllık 30.000 TL kira geliri elde etmiştir. Kira gelirinden yıl içinde %20 oranında tevkifat yapılmıştır.

- Ödevli kira gelirinin tespitinde götürü gider yöntemini tercih etmiştir.

- Ödevli, yazmış olduğu kitabın bir yayınevinden yayınlanması sonucunda 25.000 TL serbest meslek kazancı (telif kazancı) elde etmiştir. Yayınevi tarafından kişiye yapılan ödemeden GVK’nın 94/2-a maddesi hükmü uyarınca %17 oranında tevkifat yapılmıştır.

- Bursa’da bulunan şeftali bahçesinden 20.000 TL tevkifata tabi olarak zirai kazanç  elde etmiştir. GVK’nın 54. maddesinde yazılı işletme büyüklüğü ölçülerini aşmadığından tevkif suretiyle vergilendirilmiştir.

- Ödevli tevkifata tabi tutulan 100.000 TL mevduat faizi, 50.000 TL repo kazancı ve 80.000 TL de bir katılım bankasından kar payı elde etmiştir.

- Ödevli, tevkifatlı olarak 60.000 TL, 1.1.2006 tarihinden sonra ihraç edilen Hazine bonosu faiz geliri elde etmiştir.

- Ödevli, indirim oranı uygulandıktan sonra 01.01.2006 tarihinden önce ihraç edilen Devlet tahvilinden 100.000 TL faiz geliri elde etmiştir.

- Ödevli, 01.01.2006 tarihinden önce ihraç edilen Devlet tahvilinden 50.000 TL Döviz cinsinden faiz geliri elde edilmiştir.

- Ödevli (X) A.Ş. den tevkifatlı olarak brüt 100.000 TL hisse senedi kar payı elde etmiştir.

- Kıyı bankacılığından (off-shore bankacılık) tevkifatsız olarak 30.000 TL faiz geliri elde etmiştir.

- Arkadaşından olan alacağına karşılık olarak 1.500 TL tevkifatsız alacak faizi elde etmiştir.

Yukarıda yer alan bilgiler doğrultusunda beyan edilecek gelir tutarı şöyle hesaplanacaktır.

1. İşverenden alınan ücret (tevkifatlı)70.000 TL
2. İşverenden alınan ücret (tevkifatlı huzur ücreti)50.000 TL
3. Yurtdışındaki işverenden alınan tevkifatsız ücret geliri (TL olarak)100.000 TL
Beyan edilecek ücret geliri tutarı220.000 TL
Mevduat faizi (tevkifatlı)100.000 TL
Repo geliri (tevkifatlı)50.000 TL
Özel Finans Kurumundan elde edilen kar payı (tevkifatlı)80.000 TL
1.1.2006 tarihinden sonra ihraç edilen Hazine
bonosu faiz geliri (TL cinsinden-tevkifatlı)
60.000 TL
GVK’nın geçici 67. maddesi kapsamında tevkifata tabi olup,
beyan edilmeyecek menkul sermaye iratları toplamı
290.000 TL
01.01.2006 tarihinden önce ihraç edilen Devlet
tahvili faiz gelirleri (indirim oranı uygulandıktan sonra kalan tutar-TL cinsinden)
100.000 TL
01.01.2006 tarihinden önce Devlet tahvil faiz geliri (Döviz cinsinden)50.000 TL
(X) A.Ş. Hisse senedi kar payı (brüt-tevkifatlı)100.000 TL
Kar payının yarısı gelir vergisinden istisna olup, kalan yarısı olan
(100.000X1/2=) 50.000 TL beyan edilecektir.
50.000 TL
Kıyı bankacılığından (off-shore bankacılık) elde edilen faiz geliri (tevkifatsız)30.000 TL
Alacak faizi (tevkifatsız)1.500 TL
Beyan edilecek menkul sermaye iradı231.500 TL
Tevkifatlı işyeri kira geliri (Brüt)30.000 TL
Mesken kira geliri 18.000 TL
Beyan edilecek gayrimenkul sermaye iradı48.000 TL
Beyan edilmeyecek zirai kazanç tutarı (tevkifatlı)20.000 TL
İstisna kapsamındaki serbest meslek kazancı (telif kazancı-tevkifatlı)25.000 TL
İstisna kapsamındaki diğer kazanç ve iratlar (10.000+20.000=)30.000 TL
2016 Yılında elde edilen toplam gelir tutarı914.500 TL
Beyan edilecek toplam gelir tutarı (220.000+231.500+48.000=)499.500 TL

Örnek Hakkında Açıklamalar:

- Ödevlinin yazmış olduğu kitabın basılması nedeniyle elde ettiği 25.000 TL telif kazancı GVK’nın 18. maddesine göre vergiden istisna olacak, yıl içinde telif ödemesinden yapılan tevkifat nihai vergi olarak kalacaktır.

- Kazançları gerçek usulde vergilendirilmeyen çiftçiler bu kazançları için yıllık beyanname vermeyeceklerinden, gerçek usulde vergilendirilmeyen çiftçilerin yıl içinde elde ettikleri hasılatlarından yapılan gelir vergisi tevkifatı nihai vergi olacaktır.

- Ödevlinin elde ettiği 10.000 TL değer artış kazancı 2016 yılı istisna tutarı olan 11.000 TL’nin altında kaldığı için; 20.000 TL arızi kazanç da yıllık istisna tutarı olan 24.000 TL’nin altında kaldığı için yıllık beyanname verilmeyecektir.

- Ödevli, yurtdışından elde ettiği tevkifatsız ücret geliri olan 100.000 TL ile tevkifata tabi olan 1. işveren hariç diğer işverenden elde ettiği 50.000 TL’lik ücret toplamı, 2016 yılı için beyan sınırı olan 30.000 TL’yi aştığından, ücret gelirlerinin tamamı olan 220.000 TL’yi beyan edecektir.

- Mevduat faizi geliri, repo geliri, özel finans kurumundan elde edilen kar payı ve 1.1.2006 tarihinden sonra ihraç edilen Hazine bonosu faiz geliri toplamı olan 290.000 TL, GVK’nın geçici 67. maddesine göre tevkifata tabi olduğundan beyan edilmeyecektir.

- 01.01.2006 tarihinden önce ihraç edilmiş olan Devlet tahvilinden indirim oranı uygulandıktan brüt 100.000 TL tutarında faiz geliri elde etmiştir. Elde edilen Devlet tahvili faiz geliri beyan sınırı olan 30.000 TL’yi aştığından beyan edilecektir.

- 50.000 TL Devlet tahvili faiz geliri döviz cinsinden olduğundan indirim oranı uygulanmayacak olup, beyanname verme sınırı aşıldığı için tamamı beyan edilecektir.

- Ödevli, tam mükellef bir kurumdan brüt 100.000 TL tutarında kar payı elde etmiştir. Elde edilen kar payı kurum bünyesinde 2016 yılında %15 nispetinde vergi kesintisine tabi tutulmuş olup, bu tutar 15.000 TL’dir. Kar payının yarısı GVK’nın 22. maddesine göre gelir vergisinden istisna olup, kalan yarısı 50.000 TL beyan edilecektir. Kurum bünyesinde yapılmış olan vergi kesintisinin tamamı beyannamede hesaplanan vergiden mahsup edilecektir.

- Mesken kira geliri tutarı olan 18.000 TL, 2016 yılı için 3.800 TL’lik istisna tutarını aştığından beyan edilecektir. Tevkifata tabi tutulmuş işyeri kira geliri olan 30.000 TL ise, mesken kira geliri, ücret ve diğer menkul sermaye iradı gelirleriyle birlikte toplandığında beyan sınırı olan 30.000 TL’yi aştığından beyannameye dahil edilecektir. Ödevli GVK’nın 21. maddesi gereğince, beyanı gerekip gerekmediğine bakılmaksızın ayrı ayrı veya birlikte elde edilen gelirin gayri safi tutarları toplamı (914.500 TL) vergi tarifesinin 3. diliminde ücret gelirleri için 2016 yılı için belirlenen 110.000 TL’yi aştığından 3.800 TL’lik mesken istisnasından yararlanamayacaktır. Yıllık beyannamede mesken ve işyeri kira geliri toplamından, mesken istisnası sonrası kalan tutara %25 götürü gider indirimi uygulayacaktır.

-GVK’nın 86/1-d maddesine göre tevkifat ve istisna uygulamasına tabi olmayan menkul sermaye iratları olan 1.500 TL alacak faizi ve 30.000 TL kıyı bankacılığından (off-shore) elde edilen faiz geliri toplamı olan 31.500 TL, 2016 yılı için beyanname verme sınırı olan 1.580 TL’yi aşması nedeniyle tamamı beyan edilecektir.

Bu durumda, örnekteki ödevlinin, 2016 yılında çeşitli gelir unsurlarından elde ettiği kazanç ve iratlarının yıllık beyannamede toplanması sonucunda beyan edilecek gelir tutarı (220.000+231.500+48.000=) 499.500 TL olmaktadır. GVK’nın 121. maddesi gereğince beyannamede hesaplanan gelir vergisinden, beyannameye dahil edilen gelir unsurlarından yıl içinde yapılan tevkifatların hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilmesi mümkün bulunmaktadır. Mahsup edilemeyen tutarın ise Gelir İdaresinden nakten veya mahsuben iade talep edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, GVK’nın 89. maddesinde yer alan indirimlerin olması halinde beyannamede beyan edilen gelir tutarından indirim konusu yapılacaktır. Bulunan gelir vergisi matrahına da GVK’nın 103. maddesinde bulunan artan oranlı gelir vergisi tarifesi uygulanacaktır. Ancak, 2016 yılında ücret dışındaki gelir unsurları için beyanname veren bu mükellefin aynı anda ücret geliri olduğundan ve beyannamedeki toplam gelir 69.000 TL'yi aştığından, 75 No.lu Gelir Vergisi Sirkülerinde yapılan açıklamalara göre verginin hesaplanması gerekmektedir.

6.2. Dar Mükellef Gerçek Kişiye İlişkin Örnek

Dar mükellef gerçek kişiler (yurt dışında yerleşik olup, dar mükellefiyet esasında vergilendirilmekte olan Türk vatandaşları dahil),  ticari kazançları ve gerçek usulde tespit edilen zirai kazançları için mutlaka yıllık beyanname vereceklerdir. GVK’nın 86/2. maddesinde yer alan hüküm gereğince dar mükellefler, tamamı Türkiye'de tevkif suretiyle vergilendirilmiş olan; ücret, serbest meslek kazançları, menkul ve gayrimenkul sermaye iratları ile diğer kazanç ve iratlar için yıllık beyanname vermeyecekler ve diğer gelirleri için beyanname vermeleri halinde de bu gelirlerini beyannameye dahil etmeyeceklerdir. Şimdi örneğimize geçelim.

Örnek 2: Ankara’da yaşayan dar mükellef Bay (Y)’nin 2016 yılında elde ettiği kazanç ve iratlar şöyledir;

- Tevkifata tabi olarak 40.000 TL serbest meslek kazancı elde etmiştir.

- Ankara’da iki ayrı işverenden toplam (80.000+70.000=) 150.000 TL ücret geliri elde etmiş ve bu ücret gelirinin tamamı yıl içinde işverenler tarafından tevkif suretiyle vergilendirilmiştir.

- Ankara’da bulunan işyerini bir şirkete kiralamış ve tevkifata tabi olarak 50.000 TL kira geliri elde etmiştir.

- Ödevli, kira gelirinin vergilendirilmesinde götürü gider yöntemini tercih etmiştir.

- Ankara’da bulunan dairesinden yıllık 18.000 TL mesken kira geliri elde etmiştir.

- (X) A.Ş. den tevkifatlı olarak brüt 80.000 TL hisse senedi kar payı elde etmiştir.

Bu bilgiler kapsamında beyan edilecek gelirin tespiti şöyle olacaktır.

Serbest meslek kazancı (tevkifatlı)40.000 TL
1. İşverenden elde edilen ücret geliri (tevkifatlı)80.000 TL
1. İşverenden elde edilen ücret geliri (tevkifatlı)70.000 TL
(X) A.Ş. hisse senedi kar payı (tevkifatlı)80.000 TL
Mesken kira geliri (tevkifatsız)18.000 TL
İşyeri kira geliri (tevkifatlı)50.000 TL
Beyan edilecek gelir tutarı  (mesken kirası)18.000 TL
2016 Yılı gayrisafi irat toplamı18.000 TL
Vergiden istisna tutar3.800 TL
Kalan tutar (18.000-3.800=)14.200 TL
%25 Götürü gider (14.200 X%25=)3.550 TL
Vergiye tabi gelir (14.200– 3.550=)10.650 TL
Hesaplanan gelir vergisi  (GVK-103. Mad.%15)1.597,50 TL

Örnek Hakkında Açıklamalar: GVK’nın 86/2. maddesine göre dar mükellef;

- Tevkifata tabi tutulmuş ücret gelirleri için birden fazla işverenden elde edilip edilmediğine ve tutarına bakılmaksızın yıllık beyanname verilmeyecektir.

- Tevkif yoluyla vergilendirilmiş serbest meslek kazancından dolayı yıllık beyanname vermeyecektir.

- Yıl içinde elde edilen menkul sermaye iradı (kar payı), ödeme anında %15 oranında tevkifata tabi olduğundan beyan edilmeyecektir.

- Tevkifata tabi işyeri kira geliri için yıllık beyanname vermeyecek ve yıl içinde ödenen vergi nihai vergi olacaktır.

- Tevkif yoluyla vergilendirilmemiş konut (mesken) kira geliri elde eden dar mükellef, mesken kira gelirinin 2016 yılı için istisna tutarı olan 3.800 TL’yi aştığı için yıllık beyanname verecektir.

- Serbest meslek kazancından dolayı yıllık beyanname vermek zorunda olmadığından, GVK’nın 21. maddesi gereğince 3.800 TL’lik mesken istisnasından yararlanabilecektir.

- Ödevli, beyannamede mesken kira gelirinden önce mesken istisnasını düşecek, kalan tutardan da %25 götürü gider indirimini düşecektir.

Örneğimizdeki dar mükellef, GVK’nın 86/2. maddesi gereğince, tamamı Türkiye'de tevkif suretiyle vergilendirilmiş olan ücret, serbest meslek kazançları, menkul ve gayrimenkul sermaye iratları toplamı için yıllık beyanname vermeyecek, ancak tevkifatsız olan 18.000 TL mesken kira gelirini yıllık beyanname ile beyan edecek ve mesken istisnasından da yararlanacaktır.

7. SONUÇ
Gerçek kişi tam ve dar mükelleflerin elde ettiği gelirin vergilendirilmesini esas alan Gelir Vergisi Kanununda yedi gelir unsurunun toplanması ve beyanı ilkesi benimsenmiş olup, mükellefler, gelir unsurlarından 2016 takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratlarını Kanunda aksine bir düzenleme olmadığı sürece Yıllık Beyanname ile 1-25 Mart/2017 ayında beyan etmek zorundadırlar. Beyanı gereken gelirlerin yıllık beyannamede toplanması zorunlu olup; tacirler, çiftçiler ve serbest meslek erbapları ticari, zirai ve mesleki faaliyetlerinden kazanç elde etmemiş olsalar bile yıllık beyanname vermek zorundadır. Gelir vergisi mükellefi kabul edilen adi şirket ortakları, kollektif şirket ortakları ile adi komandit şirketlerin komandite ortakları da yıllık beyanname vermek zorundadırlar.

Mükellefler tarafından elde edilen yedi gelir unsuruna ilişkin olarak bazı kazanç ve iratlar için yıllık beyanname verilmesi ve diğer gelirler nedeniyle verilecek yıllık beyannameye de bu gelirlerin dahil edilmesi söz konusu değildir. Gelir Vergisi Kanununda toplama yapılmayan haller açık olarak belirtilmiş ve yıllık beyanname ile beyan edilmesi gerekmeyen kazanç ve iratlar tek tek sayılmıştır. Yıllık Beyanname verilmeyecek kazanç ve iratların mükellefler tarafından bilinmesi geliri elde eden kişiler açısından büyük önem taşımaktadır. Zira, bu husus kişileri mali bir yükümlülük olan beyanname verme ve tahakkuk eden gelir vergisini ödemeden kurtarmaktadır. Gerçi beyan dışı bırakılan kazanç ve iratların birçoğunda yıl içinde tevkif suretiyle vergilendirme yapılmakta ve kesilen vergi nihai vergi olarak kişilerin üzerinde kalmaktadır. Örneğin; yıl içinde tevkifata tabi tutulan ücret ödemelerinde, işyeri kiralarında ve menkul sermaye iratlarında belli limiti geçmediğinde yıllık beyanname verilmese de yıl içinde bu gelirlerden tevkifat yapılmaktadır. Ancak, mesken istisnasında, değer artış kazancında ve arızi kazanç istisnalarında olduğu gibi yıl içinde tevkifata tabi tutulmadığı halde, yıllık olarak belirlenen istisna tutarları aşılmadığı için beyan dışı kalan kazanç ve iratlar da söz konusu olabilmektedir.

Sonuç olarak beyan esasına dayanan gelir vergisinde, bazı kazanç ve iratların yıllık beyanname ile beyan edilmesinin istenmemesi, Vergi İdaresinin vergi toplama maliyetini düşüren bir uygulama olarak görülebilir. Bazı durumlarda da örneğin işyeri kira ödemelerinde yıl içinde %20 oranında tevkifat yapılmakta, beyanname verilmesi durumunda ise gelir tutarına %15-20-27-35 oranlarındaki vergi tarifesi uygulanmaktadır. Dolayısıyla, tevkifata tabi tutulan işyeri kira gelirinde belli bir limite kadar beyanname verilmesini istemenin bir karşılığı olmamakta ve yıl içinde yapılan tevkifatın nihai vergi olarak kalması düşünülmektedir. 2016 Yılında elde edilen gelirler için verilen Yıllık Beyannamede beyan edilen gelir tutarından yapılacak yasal indirimler sonrasında hesaplanan gelir vergisinden varsa yıl içinde ödenen geçici vergi ile tevkif yoluyla kesilen vergilerin mahsup edilmesi ve kalan gelir vergisinin ise iki eşit taksitte (Mart ve Temmuz 2017) ödenmesi gerekmektedir. Ayrıca, Gelir Vergisi Beyannamesi için ödenmesi gereken damga vergisinin de birinci taksit ödeme süresi içinde ödenmesi gerekmektedir.

(Vergi Dünyası Dergisinin Mart/2017 sayısında yayımlanmış olup yazarın özel izni ile yayımlanmaktadır.)

NOT: Bu yazıda yapılan açıklamalar, tamamıyla yazarına ait olup, hiçbir şekilde yazarın çalıştığı kurumunu bağlamaz; kurumunun görüşü olarak kullanılamaz ve değerlendirilemez.

  • 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu
  • 210 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği
  • 250 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği
  • 290 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği
  • 293 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği
  • 414 Seri Nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği
  • 11.02.2004 tarih ve 16 sayılı Gelir Vergisi Sirküleri
  • 25.02.2011 tarih ve 75 sayılı Gelir Vergisi Sirküleri
  • 22.01.2016 tarih ve 99 sayılı Gelir Vergisi Sirküleri
  • Hazır Beyan Sistemi (https://intvd.gib.gov.tr/hazirbeyan)
  • 06.03.1998 gün ve 23278 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
  • 2016 Yılında elde edilen ücret gelirleri için vergi tarifesinin 2. gelir dilimindeki tutar 30.000 TL’dir.
  • 290 Seri No'lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile 2016 yılı için  bu tutar 1.580 TL olarak belirlenmiştir.
  • 6745 sayılı Kanunun 5. maddesiyle eklenen ibare, yürürlük 01.01.2017.
  • 6663 Sayılı Kanunun 1. maddesiyle değişen mükerrer madde, yürürlük 10.02.2016.
  • GVK’nın 75. maddesinin birinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı, kaynağı ne olursa olsun menkul sermaye iradı sayılan iratlar şunlardır; 1. Her nevi hisse senetlerinin kâr payları, 2. İştirak hisselerinden doğan kazançlar, 3. Kurumların idare meclisi başkan ve üyelerine verilen kar payları.
  • 160 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde de belirtildiği üzere; bir hizmet erbabının birden fazla işverenden ücret alması halinde, her bir işverenin ödediği ücretler, ayrı ayrı vergilendirilmektedir. Dolayısıyla vergi tarifesi, her bir işverenin ödediği ücret matrahına, diğer işveren veya işverenlerin ödediği ücretle ilgilendirilmeksizin ayrı ayrı uygulanmaktadır.
  • 09.08.2016 tarihli ve 29796 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
  • 02.10.2016 tarih ve 29845 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanmıştır.
  • 20.08.2003 tarih ve 25205 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.
  • 12.01.2009 tarih ve 2009/14592 sayılı BKK, yürürlük 03.02.2009.
  • http://www2.tbmm.gov.tr/d22/1/1-0543.pdf (4842 sayılı Kanunun 9. maddesi gerekçesi).
  • 10.06.2003 tarih ve 25134 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
  • Hazır Beyan Sistemi Rehberi (https://intvd.gib.gov.tr/hazirbeyan/pdf/uygulama2016.pdf).
  • Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yayınlanan 22.01.2016 tarihli ve GVK-99/2016-1 sayılı Gelir Vergisi Sirküleri ile gelir ve kurumlar vergisine yönelik iade talepleri, mükelleflerin elektronik ortamda gönderecekleri bilgi ve belgeler esas alınarak hazırlanan Gelir ve Kurumlar Vergisi Standart İade Sistemi (GEKSİS) kullanılarak yapılacaktır. Buna göre, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri 2015 ve izleyen vergilendirme dönemlerine yönelik iade taleplerini Gelir ve Kurumlar Vergisi Standart İade Sistemini kullanmak suretiyle yapacaklardır.

Yorumlarınızı Bize Yazınız

Soru Sor